İstanbul’da 112 Acil Çağrı Merkezi çalışanlarıyla iş birliği yaparak bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelere sevk ederek ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları iddia edilen 47 şüphelinin 22’si tutuklu bulunuyor. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamede Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan müfettiş raporu da yer alıyor.
Müfettiş raporuna göre, Ayaz K. isimli bebek 26 Kasım 2023 tarihinde bir devlet hastanesinde doğmuş, ilk aşamada sağlıklı olan bebek daha sonra kalp yetmezliği geliştirdiği için özel bir hastaneye sevk edilmiş. Sevk edilen özel hastanenin yoğun bakım ünitesinin yetersiz olduğu belirtiliyor. Raporda, bebeğe sevk edilen özel hastanede “Genel durumu ve solunum sıkıntısı artarak devam eden bebeğe ellerinde devre olmadığı için entübasyon gecikmeli olarak yapılıyor” ifadesine yer veriliyor. Bebeğe sadece şüpheli hemşire Çağla Durmuş’un müdahale ettiği belirtilen raporda, “O sırada hastanede olması gereken Dr. Dursun Eryılmaz hastanede yok. Hasta 24’üncü saatinde ex oluyor (ölüyor)” deniliyor.
Raporda, Kaya isimli erken doğan bebeğin öldüğü gece hastanede yenidoğan hemşiresi bile olmadığı, sadece bir hemşire yardımcısının olduğuna dikkat çekiliyor. Doğumundan 4 gün sonra hayatını kaybeden Havvanur bebeğin ölüm raporunun bilerek yanlış yazıldığı tespit edildi. Örgüt yöneticisi olduğu iddia edilen Doktor İlker Gönen’in olayı örtbas etmek için ex saatini değiştirdiği ve ölüm sebebini de yanlış yazdığı belirtiliyor. Raporda, “Ex olduğunda 200 gram olan bebeğin kısa bağırsak olduğu için değil, beslenmesinde yeterli enerji, protein, fosfor desteği alamadığı için malnütrisyona girdiği tespit edilmiştir” deniliyor.
Kerem bebeğin ise yoğun bakımda olduğu sırada kalbinin durduğu ve uygun şekilde ve sürede canlandırma yapılmadığı raporda belirtiliyor. Raporda, “Hemşirenin telefonda konuştuğu doktor İlker (hastane dışında) hastaya canlandırma uygulamasına gerek olmadığını, hasta dosyasına 20 dakika canlandırma uygulanmış gibi göstermesinin yeterli olacağını ifade etmiş. Sahte dosya düzenlenmesini istemiş. Hastaya pasif ötanazi uygulanmış” deniliyor.
İddianamede doktor yokluğundan bir hemşire yardımcısının müdahale etmek zorunda kaldığı ve bebeğin hayatını kaybetmesine ilişkin bir telefon tapesi yer alıyor. İki farklı hemşire arasında geçen telefon görüşmesi ürpertici.
İddianameye giren müfettiş raporunda, “Teorikte hekimin, pratikte ise hemşirenin izlemine bırakılan yüzde 90 yenidoğan bebeğin hayat hakları ellerinden alınmıştır. Değişiklik yapılmadan bu olayların tekrar ve tekrar yaşanacağı kanaatindeyiz” deniliyor.
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Olgun Kızıltepe – 3.Sayfa
GENEL
Az önceGENEL
Az önceGENEL
Az önceGENEL
Az önceGENEL
1 dakika önceGENEL
1 dakika önceGENEL
2 dakika önce