Türkiye’nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi, Suriye ile ilgili Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi toplantısında önemli açıklamalarda bulundu.
Temsilci, Suriye’de yeni bir dönemin başladığını, yıllardır süren acıların barışa dönüşebileceğini vurguladı. 8 Aralık’tan sonra yaşanan gelişmelerin Suriye halkı için bir dönüm noktası olduğuna dikkat çekti.
Suriye halkının 14 yıllık acıların ardından özgür ve kapsayıcı bir ülke kurmaya çok yaklaştığını belirtti. Bu süreçte uluslararası desteğin önemine işaret etti.
Geleceğe yönelik zorlukların üstesinden birlikte gelinmesi gerektiğini ifade eden temsilci, birlik ve istikrarın bölgeye katkı sağlayacağını kaydetti.
Güvenilir ve meşru bir geçiş sürecinin Suriyelilerin önderliğinde ve kontrolünde olması gerektiğini, ulusal birlik için cesur adımlar atılmasının şart olduğunu dile getirdi.
Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunmasının, hem ülkenin geleceği hem de bölgenin istikrarı için hayati önem taşıdığını vurguladı. Parçalanmanın bölgeyi daha da istikrarsızlaştıracağını belirtti.
Yeni hükümetin tüm kesimlerden temsilcileri içermesi gerektiğini, kapsayıcılığın önemine dikkat çekti.
Türkiye’nin uzun yıllardır Suriye halkına destek verdiğini, hem ülke içinde hem de dışındaki mültecilere yardım ettiğini hatırlattı. Uluslararası toplumun da sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini vurguladı.
Suriye halkının bu yıkımın üstesinden tek başına gelemeyeceğini, uluslararası işbirliğinin gerekliliğini dile getirdi.
Suriye’de istikrarın, terör tehdidinin ortadan kaldırılmasına bağlı olduğunu vurguladı. Geçiş sürecinin terör örgütleri tarafından istismar edilmesine izin verilmemesi gerektiğini belirtti.
PKK/YPG/sözde “SDG” ve bağlantılı grupların Suriye’nin bütünlüğüne ve Türkiye’nin ulusal güvenliğine ciddi bir tehdit oluşturduğunu açıkça ifade etti.
Bu grupların özellikle Arap bölgelerine yönelik saldırılarının, bu tehditin ortadan kaldırılması gerekliliğini gösterdiğini söyledi. Suriyelilerin yönetiminde gerçekleşecek bir geçiş sürecinde bu örgütlere yer verilmemesi gerektiğini vurguladı.
Türkiye’nin sınır güvenliğini sağlamak ve bu grupların faaliyetlerini engellemek için gerekli önlemleri almaya devam edeceğini belirtti.
İsrail’in Suriye’ye yönelik saldırılarının istikrar çabalarını baltaladığını ifade etti.
Suriye rejiminin yasadışı faaliyetlerinin ve saldırılarının kabul edilemez olduğunu, Güvenlik Konseyi’nin bu duruma uygun bir tepki vermesi gerektiğini belirtti.
Sednaya Hapishanesi ve Şam’dan gelen raporların gösterdiği insan hakları ihlallerine göz yumulmaması gerektiğini vurguladı. Suriye halkının özgür, kapsayıcı ve birlik içinde bir ülke özlemine destek verilmesi gerektiğini dile getirdi.
Türkiye’nin Suriye’nin egemenliğine, toprak bütünlüğüne ve refahına olan bağlılığını sürdüreceğini tekrarladı.
*Haberin fotoğrafı AA tarafından servis edilmiştir.
GÜNDEM
18 dakika önceGÜNDEM
18 dakika önceGÜNDEM
18 dakika önceGENEL
28 dakika önceGENEL
30 dakika önceGENEL
1 saat önceGENEL
1 saat önce