5 Kasım’da, ABD’nin geleceğini şekillendirecek olan en önemli seçimlerden biri gerçekleşti. Cumhuriyetçi Başkan adayı Donald Trump ve Demokratların Başkan adayı Kamala Harris, Beyaz Saray’ın kontrolünü ele geçirmek için yarışıyor. Bugüne kadar yapılan tüm anketler, seçim sonuçlarının oldukça yakın olacağını ve her iki adayın da kazanma şansının yüksek olduğunu gösteriyor. ABD tarihinin en kutuplaşmış ve gergin seçim döneminde, yeni Başkanın kim olacağı tahmin edilemez bir hal alıyor.
Trump ve Harris son kez destekçileriyle buluştu Haberi Görüntüle
Ülke genelinde veya kritik öneme sahip eyaletlerde, ne Kamala Harris ne de Donald Trump tek bir yüzde puanından fazla farkla önde değil. Her iki aday da 270 delege oyuna ulaşacak kadar eyalette belirgin bir üstünlüğe sahip değil. Modern kamuoyu yoklamaları tarihinde, son anketlerin bu kadar yakın bir çekişmeyi işaret ettiği bir kampanya hiç görülmemişti.
ABD seçim sistemini daha iyi anlamak için öncelikle bazı temel bilgileri gözden geçirelim.
ABD’deki Başkanlık Sistemi, nispi seçim sisteminden farklıdır. Daha çok 1946-1960 yılları arasında Türkiye’de uygulanan seçim sistemine benziyor.
Bu sistemde, ABD’deki eyaletlerde seçmenler Başkan ve Başkan Yardımcısı’nı doğrudan seçmiyor, bunun yerine onları seçecek delegeleri seçiyorlar. Bir eyaletin delege sayısı, nüfusuna göre belirleniyor.
Türkiye’nin eski sistemine benzer şekilde, eyalette rakibinden sadece bir oy fazla alsanız bile eyaletin tüm delegelerini kazanıyorsunuz.
Sadece Maine ve Nebraska eyaletleri bu sisteme dahil değil. Bu eyaletlerde delege dağılımı, partilerin oy oranlarına göre belirleniyor.
ABD’nin çoğunlukçu sistemi nedeniyle, toplamda daha fazla oy alan Başkan adayının, küçük farklarla birkaç eyalet kaybetmesi durumunda o eyaletlerin tüm delegelerini kaybettiği ve bu nedenle Başkan seçilemediği durumlar da yaşandı.
2016 yılında Demokrat aday Hillary Clinton, Cumhuriyetçi rakibi Trump’tan daha fazla oy aldı, ancak Trump’ın kazandığı delege sayısı Clinton’ı geçti. 2000 yılında da Cumhuriyetçi George Bush, rakibi Demokrat Al Gore’dan daha az oy almasına rağmen, “salıncak eyaletler”de başarı kazanarak Başkan seçilmişti. Bir adayın Başkan seçilebilmesi için ulaşması gereken delege sayısı 270’tir.
Hem Trump hem de Harris, muhtemelen en az 200 seçmen oyu alabilecekleri eyaletlere güvenebiliyorlar, ancak kazanmak için 270’e ulaşmaları gerekiyor. Bu sayıya ulaşmak için yedi kilit eyalet, yani “salıncak eyaletler” var.
ABD ilk kadın başkanını seçecek mi? Haberi Görüntüle
Eyaletleri tek tek inceleyelim:
Pennsylvania, yedi salıncak eyalet arasında en kritik olanıdır ve 19 delegeye sahiptir. Eyaletin nüfusu 13 milyondur. 2020’de Başkan Biden bu eyaleti sadece 82 bin oy farkla kazandı. Son anketlerde ise ağustos ayından beri Harris’in 2 puan gerisinde olan Trump’ın son düzlükte 1 puan önde olduğu görülüyor, ancak fark o kadar az ki hata payı daha büyük.
Bu nedenle çoğu son anket bu eyalette durumu berabere gösteriyor. 2000 yılında Florida, Başkanlık seçiminin kaderini belirlemişti. 2024’te ise bu eyalet Pennsylvania olabilir.
North Carolina, 2008 yılından beri Cumhuriyetçilerin kazandığı bir eyalet, ancak iki aday arasında fark hep az olmuştu. Demokrat Harris, bu seçim döneminde bu eyalete özel bir ilgi göstererek birçok kez miting düzenledi.
Son ankete göre Trump, Harris’in 1 puan önünde. Ancak Harris’in bu eyalette son üç ayda büyük bir farkı kapatarak Trump’ı yakaladığı da anketlere yansıyan önemli bir veri. Bu eyaletin 16 delegesi var ve 10.8 milyon nüfusa sahip. 2020 yılında Trump bu eyaleti 74 bin oy farkla kazanmıştı.
Son anketlere göre Nevada da Trump’ın önde olduğu salıncak eyaletlerden biri. Anketlere göre tüm eylül ve ekim aylarında Harris’in gerisinde seçim kampanyasını yürüten Trump, son düzlükte 1 puan öne geçmiş durumda.
Nevada’nın delege sayısı diğer salıncak eyaletlere göre az. 6 delegesi var. Ayrıca nüfusu 3.2 milyon ve son seçimlerde Biden burayı 34 bin oy farkla kazandı.
Michigan eyaleti, Trump’ın Pennsylvania ile birlikte en önem verdiği eyalet olabilir. Son mitingini bu eyalette yapan Trump, Kamala Harris’in 1 puan gerisinde. Kamala Harris, ağustos ayından beri Trump’ın hep önünde seyrederken, fark iki aday arasında açılma eğilimi göstermedi.
Son düzlükte Trump, 2-3 olan puan farkını 1’e düşürdü. Michigan’ın 15 delegesi bulunuyor. Eyaletin nüfusu 10 milyon. 2020 yılında Biden, 150 bin farkla Trump’a karşı net bir zafer kazanmıştı.
Georgia eyaleti, Trump’ın açık bir farkla yarışa başladığı ancak Kamala Harris’in ivmesini durduramadığı bir eyalet olarak öne çıkıyor.
Anketlere göre ağustos ayının sonunda kısa bir süre de olsa Harris’in öne geçtiği eyalette, Trump şu an 1 puan önde. Eyaletin 16 delegesi var. Nüfusu ise 11 milyon. 2020 yılında Biden ve Trump arasındaki en olaylı eyaletlerden olan Georgia’yı sadece 13 bin oy farkla Biden kazanmıştı.
Wisconsin, hem Kamala Harris’in hem de Donald Trump’ın kampanyalarının son haftasında önem vererek miting yaptıkları bir salıncak eyalet olarak kritik bir noktada. Trump bu eyaletin önemini şu sözlerle vurguluyor: “Gerçekten önemli… Wisconsin’i kazanırsak her şeyi kazanırız.”
Son anketlere göre Harris bu eyalette son 3 ayda Trump’a hiç geçilmedi; ancak Trump farkı ciddi oranda kapadı. İki aday arasındaki fark Harris lehine 1 puan. Bu eyalet 2016 ve 2020’de kazanan başkan adayını her seferinde 20.000’den biraz fazla oy farkıyla seçti. Son kazanan Biden’dı.
Ve Arizona. Trump’ın en rahat olduğu salıncak eyalet olan Arizona’da son anketlere göre Cumhuriyetçi aday, Harris’le farkını son iki aydır istikrarlı bir şekilde açıyor.
Son ankete göre Trump bu eyalette Harris’in 3 puan önünde. Bu eyalete şu açıdan da bakılabilir: Eğer Harris bu eyaleti kazanırsa Trump hikayesi çok kötü bitmiş demektir.
Seçimlere bir hafta kala, tüm dengeleri değiştiren bir anket yayımlandı. ABD’nin en güvenilir anketçilerinden biri olan ve saygınlığıyla öne çıkan bağımsız anketçi J. Ann Selzer, Trump’ın 2020’de tam 8 puan farkla kazandığı Iowa eyaletinde Kamala Harris’i 3 puan önde gösterdi. Bu eyalet iki hafta öncesine kadar salıncak eyaletlerden biri bile değildi. Bu yıl yapılan diğer tüm anketler, Trump’ı en az dört puan önde gösteriyordu.
Donald Trump'ın kampanyasında neler öne çıktı? Haberi Görüntüle
Ancak genel olarak, Selzer’in yeni anketi dahil edildiğinde bile, Iowa’daki anket ortalamasında Trump hala üç puanlık bir avantaja sahip. Anketin bu kadar çok uzmanı ve siyasetçiyi ayağa kaldırmasının nedeni, Selzer’in daha önce de benzer sonuçlar elde etmiş olması. Selzer, 2020 seçimlerinden önceki son haftada Trump’ın Iowa’da yedi puan önde olduğunu gösteren bir anket yayınlamıştı. Diğer anketler çok daha sıkı bir yarışa işaret ediyordu ve ortalamalar Trump’ı bir puanın biraz üzerinde önde gösteriyordu.
Seçimin sonucunu belirlemesi muhtemel yedi eyalette anketler birbirine o kadar yakın ki, hiçbir adayın bu son düzlükte anlamlı bir üstünlüğü yok. Ancak anketler küçük bir farkla bile yanılırsa, adaylardan herhangi birinin bu eyaletlerin çoğunu veya tamamını silip süpürmesi mümkün.
2016 ve 2020’de anketler Trump’ı hafife almıştı. Ancak 2022’de Demokratlar birçok önemli ara dönem yarışında anket ortalamalarının üzerinde performans gösterdi. Geçmişteki anket hataları, mevcut ortalamaların ne kadar yanılmış olabileceğine dair bir fikir verebilir.
Anketler son birkaç hafta içinde Trump’a doğru kaymıştı. Ancak son birkaç gündür yarışın biraz Harris’e doğru dönmeye başladığına dair işaretler de var. Marist College, YouGov, Muhlenberg College ve The Washington Post, Pennsylvania’da Harris’i az farkla önde buldu. Ardından Selzer’in Iowa’da Harris’i üç puan önde olduğunu gösteren anketi geldi. Son olarak, New York Times/Siena College anketlerinin son dalgası, Harris’i kilit savaş bölgelerinde az bir farkla önde gösteriyor.
Trump’ın anketlerden üstün performans gösterebilecek olmasının en büyük dayanağı, “utangaç Trump seçmenleri” olgusu. Trump’ın 2016 ve 2020’de anketlerden daha yüksek bir performans göstermesinin sebebi, oyunu Donald Trump’a verecek seçmenlerin bunu açıkça dile getirmemesiydi. Bugün de bu olabilir.
Harris’in anketlerden daha iyi bir performans gösterebilecek olmasının yolunun ise “Beyaz kadınlardan” beklenenin üstünde oy alması. Uzmanlar, bunun da bir ihtimal olduğunun altını çiziyor.
”
GÜNDEM
14 dakika önceGÜNDEM
14 dakika önceGÜNDEM
15 dakika önceGÜNDEM
15 dakika önceGÜNDEM
15 dakika önceGÜNDEM
15 dakika önceGÜNDEM
15 dakika önce