DOLAR 35,8601 0.24%
EURO 37,2647 -0.15%
ALTIN 3.220,710,19
BITCOIN 3737149-0.8131%
İstanbul
10°

PARÇALI BULUTLU

SABAHA KALAN SÜRE

Siyasi istikrarsızlık Eski Kıta'yı kaplıyor: Avrupa bu rüzgara dayanır mı? | Dış Haberler
16 okunma

Siyasi istikrarsızlık Eski Kıta'yı kaplıyor: Avrupa bu rüzgara dayanır mı? | Dış Haberler

Avrupa siyaseti II. Dünya Savaşı sonrası en büyük siyasi krizin içinde. 2016 yılında Birleşik Krallık'ın Avrupa Birliği'nden ayrılma süreci olan Brexit'le boğuşan Avrupa, pandemi ve Rusya-Ukrayna Savaşı'nın getirdiği yüklerin ardından kitlesel olarak aşırı sağın yükselişiyle büyük bir sınavın içinde. Avrupa'nın en büyük iki ülkesi; Almanya ve Fransa'da siyasi kriz hakim. Almanya'da koalisyon, Fransa'da hükümet çöktü. Oy birliği prensibiyle çalışan Avrupa Birliği'nde, üye devletler Rusya yanlısı AB karşıtı hükümetlerin başa geçmesi tehlikesiyle karşı karşıya.

ABONE OL
Aralık 5, 2024 12:48
Siyasi istikrarsızlık Eski Kıta'yı kaplıyor: Avrupa bu rüzgara dayanır mı? | Dış Haberler
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Fransa’da, aşırı sol ve aşırı sağın beklenmedik parlamento iş birliği sonucu, Cumhurbaşkanı Macron’un atadığı Başbakan Michel Barnier, güvenoyu alamayarak görevinden ayrıldı. Barnier, Fransa tarihindeki en kısa süreli başbakan olarak kayıtlara geçti; sadece üç ay görevde kaldı.

Yarı başkanlık sistemine sahip Fransa’da, Cumhurbaşkanı Macron’un merkez sağ Rönesans partisinin popülaritesindeki düşüş ve aşırı sağın yükselişi, ülkenin siyasi istikrarını tehdit ediyor. Temmuz ayındaki parlamento seçimleri, sol ittifakın zaferi, aşırı sağın ikinci sırada yer alması ve Macron’un partisinin üçüncü sıraya gerilemesiyle, parlamentoda üçlü bir güç paylaşımına yol açtı.

Macron, geleneksel uygulamanın aksine, seçimleri kazanan sol ittifaktan değil, kendi ideolojisine yakın bir isim olan Barnier’i başbakan olarak atadı. Bu durum, ülkedeki siyasi bölünmeyi daha da derinleştirdi. Son üç ayda aşırı sağcı Le Pen’in partisine siyasi tavizler verme yoluna giden Barnier, bütçe ve vergi tartışmalarında Le Pen’i ikna edemedi. Sol ittifakın gensoru önergesine destek vermesiyle hükümet düştü.

AB yanlısı ve merkezci politikalarıyla bilinen Macron’un, aşırı sağın yükselişiyle politikalarını sağa kaydırdığı eleştirileri, Barnier’in Le Pen’e verdiği tavizlerle birlikte, Fransa’da siyasi kutuplaşmayı iyice artırdı.

Ancak Fransa, siyasi belirsizliğe sürüklenen tek Avrupa ülkesi değil.

Avrupa’nın Siyasi Depremleri

Avrupa Birliği’nin en büyük üyesi Almanya, Olaf Scholz liderliğindeki koalisyon hükümetinin çöküşünün ardından, Şubat 2025’te erken seçime gidiyor.

Fransa’daki Le Pen tehlikesinin Almanya’daki karşılığı, aşırı sağcı AfD partisi. Nazi sempatizanlığıyla anılan AfD, Haziran 2024’teki Avrupa Parlamentosu seçimlerinde ikinci parti oldu. Birinci parti ise merkez sağ CDU oldu.

Ancak Almanya’daki siyasi denge, Fransa’dan farklılık gösteriyor. Fransa’da, Le Pen’in zaferini önlemek için sol ittifak ve Macron’un partisi, seçim bölgelerinde stratejik iş birliği yapmıştı. Seçimleri sol ittifak kazandıktan sonra Macron’un Le Pen ile iş birliğine yönelmesi, Fransa’daki durumu daha da karmaşıklaştırdı.

Almanya’da ise AfD’nin, diğer partiler tarafından diyaloga kapalı olması bekleniyor. Bu nedenle, bir koalisyon hükümetinin kurulması durumunda, AfD’nin dışlanacağı öngörülüyor. Bu durum, Almanya’da daha parçalı ve hassas bir siyasi yapıya işaret ediyor.

Belçika’da Bölünme Tehlikesi

Avrupa Birliği’nin başkenti Brüksel’in bulunduğu Belçika’da yapılan seçimlerde, Felemenk milliyetçisi NVA partisi zafer kazandı. İkinci parti ise aşırı sağcı Vlaams Belang oldu. Ülkenin yaklaşık yarısı Felemenk milliyetçi partileri destekliyor. Ayrılıkçı partiler de hesaba katıldığında, sandıkların %60’ı ayrılıkçı bir eğilimi yansıtıyor.

Romanya’da Şok Sonuç

Doğu Avrupa ülkesi Romanya’da yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, aşırı sağcı ve Rusya yanlısı Georgescu’nun birinci turda zafer kazanması Avrupa’da şok etkisi yarattı. Bu durum, oy birliğiyle karar alma zorunluluğu olan Avrupa Birliği için ciddi bir işlevsizlik riski oluşturuyor.

Hollanda, İtalya, Macaristan…

İtalya’da 2022 seçimlerinde aşırı sağcı İtalya’nın Kardeşleri partisi iktidara geldi ve iktidarda kalmaya devam ediyor. Ancak bu parti, Rusya yanlısı değil.

Hollanda’da aşırı sağcı Geert Wilders’in partisi, parlamento seçimlerinde en fazla oyu alarak, üçlü bir koalisyon hükümetinin kurulmasına öncülük etti.

Macaristan’da, Avrupa Birliği yanlısı partiler birleşmelerine rağmen, Başbakan Orban’ın partisi seçimleri kazandı. Orban, Rusya-Ukrayna savaşında AB’den bağımsız bir politika izliyor ve ABD’nin eski Başkanı Trump’ın yakın müttefiklerinden biri olarak öne çıkıyor.

Bu Tablonun Nedenleri

Pandemi kaynaklı durgunluk, bölgesel savaşlar, göç krizi ve Rusya-Ukrayna Savaşı’nın Avrupa’nın ekonomik ve siyasi dengesini bozması, kitlelerin aşırı sağa yönelmesine yol açtı.

Düşen alım gücü, demografik değişimler, enflasyon ve ekonomik sorunlar, uzun yıllar merkez sağ ve merkez sol tarafından yönetilen Avrupa’nın siyasi dengesini altüst etti.

Eskiden önemsiz görülen popülist ve milliyetçi söylemler, bugün kitleler arasında yaygınlaştı. Merkez sağ ve merkez sol, oylarını korumak için söylemlerini sertleştirerek, merkezde bir boşluk yarattı. Bu durum, aşırı sağ ve aşırı solun yükselişine zemin hazırladı. Ancak Almanya ve Fransa örnekleri, aşırı sağa oy verenlerin sadece popülist ve milliyetçi olmadığını, günlük sorunlarına çözüm arayan seçmenler olduklarını gösteriyor.

ABD’li siyasetçi Bernie Sanders, Demokrat Parti’nin Trump’a yenilmesinin nedeni olarak, partinin işçi sınıfıyla bağını kaybetmesini ve geçim sıkıntısına kalıcı çözümler üretememesini gösteriyor.

Siyasi istikrarsızlık, 2025 yılında Avrupa’da daha da artacak gibi görünüyor.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

casino siteleri bahis siteleri