DOLAR 35,8064 0%
EURO 37,4160 0.24%
ALTIN 3.176,240,19
BITCOIN 37776663.59238%
İstanbul
11°

KAPALI

13:22

ÖĞLEYE KALAN SÜRE

Prof. Dr. Demircan: "Kadına, Aileye ve Çocuğa Bakışımız Ne Olmalıdır?"
7 okunma

Prof. Dr. Demircan: "Kadına, Aileye ve Çocuğa Bakışımız Ne Olmalıdır?"

ABONE OL
Ocak 28, 2025 14:50
Prof. Dr. Demircan: "Kadına, Aileye ve Çocuğa Bakışımız Ne Olmalıdır?"
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Prof. Dr. Ali Rıza Demircan’ın Mirathaber.com’daki son yazısı, 2025’in “Aile Yılı” ilan edilmesine rağmen, aile yapısının korunması konusunda kaygı verici bir tablo çiziyor.

Demircan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aile yapısının korunmasının milli bir sorumluluk olduğuna dair açıklamalarına rağmen, İslam’ın doğru anlaşılmaması nedeniyle yeterli ilerlemenin sağlanamadığını belirtiyor. Bu durumun, zamanı aleyhlerine işlediğini vurguluyor.

Yazıda, İslam’a dayalı çözüm önerileri şu şekilde sıralanıyor:

  1. Allah, kadını ve erkeği birbirinin tamamlayıcısı olarak yaratmıştır (Rûm 21). Kocanın/babanın sorumlulukları arasında ailenin kurulması, nafakasının sağlanması, maddi ve manevi korunması ve iyi geçinme yer alırken (Nisa 19,34), kadının görevleri ise evin iç yönetimi, çocukların doğurulup büyütülmesi ve kocasının malını ve namusunu korumasıdır (Nisa 34). Toplumsal ihtiyaçlar doğrultusunda siyasi ve sosyal faaliyetlerde bulunmasına da bir engel yoktur (Tevbe 9/71).
  2. Kadınların, eş ve annelik görevlerini aksatacak işlerde çalışmasının yanlış olduğu belirtiliyor. Bu durumun, amaç edinilmemesi gereken büyük bir hata olduğu vurgulanıyor.
  3. Kadının iş gücü olarak değerlendirilmesinin AB kriterlerine uygun olsa da, Müslümanların inanç ve aile yapısına aykırı olduğu belirtiliyor. Ailenin mali yükümlülüğünün erkeklere ait olduğu (Nisa 4,34) hatırlatılıyor ve kadınları çalıştırmaya odaklanmanın yanlışlığı vurgulanıyor.
  4. “Kadının iş gücüne katılımı” ifadesinin yanlış olduğu belirtiliyor. Kadının ev dışında yaptığı işlerin, ev içinde yaptığı işlerden daha az değerli görülmemesi gerektiği savunuluyor.
  5. Kadınların çalışmasının evliliklerin gecikmesine ve ahlaki sorunlara yol açtığı, zina ve lezbiyenlik gibi olumsuz durumların arttığına dikkat çekiliyor.
  6. Çalışan kadınların çocuk sahibi olmaktan kaçınma eğiliminde oldukları, bu durumun koruyucu yöntemlere başvurmalarına ve cinsel hayatlarını olumsuz etkilemesine, kadın hastalıklarının yaygınlaşmasına ve cinsel tacize maruz kalmalarına yol açtığı vurgulanıyor.
  7. Aile içi şiddetin nedenlerinden birinin kadının ev dışında çalışması olduğu, bunun kadının doğasını etkileyerek kıskançlıklara yol açtığı ifade ediliyor. Çalışmanın bir zorunluluk olması durumunda, işin eve getirilmesi politikalarının uygulanması gerektiği öneriliyor.
  8. Üç çocuk sahibi olma çağrısının genç yaşlarda sağlıklı doğumun mümkün olduğunu göz önünde bulundurması gerektiği belirtiliyor. Ev dışında çalışan kadınların üç çocuk doğurup büyütmesinin zorluğu vurgulanıyor.
  9. Ev dışında çalışmanın, özellikle çocuklu kadınlar için bir zulüm olduğu, çocuklarına yeterince ilgi gösterememelerinin ruhsal ve fiziksel sağlığını olumsuz etkilediği belirtiliyor. Anne sütü ve şefkatinden yoksun büyüyen çocukların sağlığının maliyetinin hesaba katılması gerektiği belirtiliyor. Emeklilik dönemine odaklanan kadınların çocuklarına ilgilerini nasıl gösterebilecekleri soruluyor.
  10. Evliliklerin ertelenmesi ve boşanmaların artmasının, kadının iş çevresinden etkilenmesi ve aile içindeki doğal görev dağılımından uzaklaşmasıyla ilişkili olduğu belirtiliyor. Kadınlara zulmedildiği vurgulanıyor.

Yazıda, kız çocuklarına ve kadınlara daha fazla önem verilmesi, kız okullarının artırılması, kız çocuklarının yeteneklerine uygun alanlarda eğitim almaları ve uygun yaşlarda evlenmelerinin teşvik edilmesi öneriliyor. İhtiyaç duyan aileler için iş alanları oluşturulması gerektiği vurgulanıyor.

Yazı, iktidarın İslamî değerlere sahip çıkması gerektiğini, ancak batıya özenmeden kaynaklanan feminist politikaları uygulamasının endişe verici olduğunu belirterek bitiyor. İslam’ı yeterince bilmediklerini ve bilenleri istihdam etmediklerini ifade eden Demircan, Allah’ın bu nankörlüğün cezasını verebileceğinden bahsediyor. Yakup Döver’in “Tuğyan kültürü iktidar eliyle pompalanıyor.” sözüyle yazısını sonlandırıyor.

ALİ RIZA DEMİRCAN – MİRATHABER.COM

YAZARIN DİĞER YAZILARINA ULAŞMAK İÇİN BURAYATIKLAYINIZ

Muhammed Furkan Güneş Muhammed Furkan Güneş Haberler.com – Yaşam Kültür Sanat Eğitim Yaşam”

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

casino siteleri bahis siteleri