Onur Recep Kıvrak, Trabzonspor’un eski kalecisi, 61 Derece dergisine verdiği röportajda 13 yıllık bordo-mavili kariyerini ve 31 yaşında futbolu bırakma kararını değerlendirdi. 6 yıl kaptanlık yapan Kıvrak, şimdi İzmir’de ailesiyle birlikte yaşıyor.
2010-2011 sezonunun harika bir takımla geçtiğini belirten Kıvrak, “O zamanlar şampiyon olabilseydik, 3-4 şampiyonluk daha kazanabilirdik. Ancak yaşananlar Trabzonspor’u 10 yıl geriye götürdü. O dönemi geriye dönüp baktığımda pişmanlık duymuyorum. Aynı şeyleri yine Trabzonspor ve takım arkadaşlarım için yapardım. Benim doğrularım var ve onları her zaman savundum. Trabzonspor kaptanı olarak kulübün haklarını savunmam gerekiyordu ve bunu yaptım. O dönemde doğru olanı yaptığımı düşünüyorum. Trabzonspor’un 2010-2011 şampiyonluğu benim için çok özel bir anı.” dedi.
“Başka takımın formasını giyip Trabzonspor’a rakip olmak istemedim,” diyen eski kaleci, “Bu yüzden futbolu bırakmaya karar verdim. Trabzonspor benim için çok özel bir yer. Onur Recep Kıvrak, Trabzonspor’da Onur Recep Kıvrak olarak anılmalıydı ve bunu başardığım için mutluyum. 31 yaş erken bir yaş evet, ama bazı değerler benim için paradan daha önemliydi. Trabzonspor’da futbolu bırakmak hayalimdi ve bunu gerçekleştirdim. Ailem, özellikle eşim, beni bu süreçte sonuna kadar destekledi. Çevremdeki insanlar profesyonel düşünmemi istediler, ama ben Trabzonspor için amatörce davrandım. Kararım netti ve Allah nasip etti, Trabzonspor’da futbolu bıraktım.” ifadelerini kullandı.
Onur Kıvrak, 13 Ocak 2019’un kendisini için bir dönem noktası olduğunu belirtti. “Futbolu bırakıp Trabzonspor’daki kariyerimi sonlandırdım ve bu kararı çok düşündüm. Bu karar, futbolu bırakıp yeni bir yaşam tarzına adım atmamı sağladı. Şu sıralar aileme ve kişisel projelere odaklanıyorum. Futbolun bana kattığı değerleri hayatımın diğer alanlarına taşıyorum. Hocalık veya antrenörlük düşünmüyorum. Ancak ileride önemli bir proje olursa, futbolun yönetim tarafında yer almak istiyorum. Futbolcu arkadaşlarımla yönetim arasında bir köprü olabilirim. Ama hocalık düşünmüyorum.” dedi.
Trabzonspor’a karşı bir kırgınlığının olamayacağını belirten Kıvrak, “Böyle bir kırgınlığım asla olamaz. Trabzonspor’u çalıştıranlar gelip geçicidir, baki olan Trabzonspor’dur. Ufak tefek kırgınlıklarım olabilir ama hayat gelip geçiyor, gönülleri almak önemlidir. Trabzonspor şampiyon olduğunda sanki o kupayı ben kaldırıyormuşum gibi hissettim. Çok mutlu oldum ve takımın başarısıyla gurur duydum.” şeklinde konuştu.
Onur Kıvrak, Trabzonspor’un kalecisi Uğurcan Çakır’ı çok beğendiğini söyledi. “Türk futbolunda yetenekli kaleciler var ama gelişimlerini sürdürmeleri ve düzenli oynamaları gerekiyor. Trabzonspor’un Türk kalecileri konusunda şanslı olduğunu düşünüyorum. Uğurcan’a, yurt dışında iyi bir teklif gelirse gitmesini tavsiye ederim. Trabzonspor büyük bir kulüp ama daha büyük bir kulübe gitmek onun kariyeri için bir fırsat olabilir. Başarılı bir sezon geçiriyor ve bu onun büyük başarılara imza atacağı anlamına geliyor.” dedi.
“Trabzonspor’daki en güzel anım kızım İlayda’nın Trabzon’da doğması,” diyen Kıvrak, “Trabzonspor’da futbol oynarken kızımın hayatımı ve mesleğimi anlamasını istedim. Trabzonspor maçlarını kızım İlayda ile birlikte izliyoruz. Çok iyi bir Trabzonsporlu, kızımın Trabzonspor’la olan bu bağını görmek benim için çok değerli. Trabzon’a şampiyonluk kutlamalarına geldim. Çocuklarımın okul durumu nedeniyle pek sık gelemiyorum. Ancak kızım İlayda’ya doğduğu yeri göstermek istiyorum. Yakın zamanda Trabzon’a gidip, doğduğu hastaneyi ve evi ona göstereceğim.” şeklinde konuştu.
Trabzonspor taraftarlarının çok özel insanlar olduğunu belirten Kıvrak, “Ekonomik olarak zorlu bir şehirde, ortak bir sevda olan Trabzonspor için büyük bir bağlılık gösteriyorlar. Benimle ilgili bazı kırgınlıklar olsa da, karşılıklı iyi anılar biriktirdik. Trabzonspor taraftarının sevgisi her zaman kalbimde özel bir yere sahip olacak. Onlara olan sevgim ve saygım sonsuz.” dedi.
Onur Kıvrak, Türk futbolunda vefanın eksik kaldığını vurgulayarak, “Trabzonspor’da çok değerli abilerim ve hocalarım varken jübile yapmak benim için doğru olmaz. Onlar önce bu hakkı kazandı. Bu yönde Trabzonspor’dan herhangi bir beklentim olmadı. Türk futbolunda vefa genelde eksik kalıyor. Yerli futbolcular genellikle acımasızca değerlendirilirken, yabancı futbolculara daha fazla değer veriliyor. Eğer bir gün jübile yapılırsa, bu çok güzel olur ama öncelikli olarak efsanelerin hakkıdır.” ifadelerini kullandı.
GÜNDEM
9 saat önceGENEL
9 saat önceGENEL
9 saat önceGENEL
10 saat önceGÜNDEM
11 saat önceGÜNDEM
11 saat önceGÜNDEM
11 saat önce