Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarının ardından, 21. yüzyılda teknolojinin hızla gelişmesiyle, şiddetli savaşlar ve çatışmaların artık pek olası görünmüyordu.
Ancak son iki yıldır dünya, önce Rusya-Ukrayna Savaşı ve ardından İsrail-Hamas çatışmasıyla, “geleneksel” savaşların henüz sona ermediğini gördü. İsrail ve Lübnan Hizbullah’ı arasında aylardır süregelen karşılıklı saldırılar, dün akşam çağrı cihazlarında yaşanan patlamalarla yeni bir boyuta ulaştı.
Lübnan’da bulunan Hizbullah mensuplarının çağrı cihazları ard arda patladı. Patlamalarda 9 kişi hayatını kaybetti ve yaklaşık 3 bin kişi yaralandı. İsrail henüz bu patlamaların sorumluluğunu üstlenmedi, ancak Hizbullah saldırıdan İsrail’i sorumlu tuttu ve İsrail’e yanıt verileceğini açıkladı.
Analistler, 21. yüzyılda yaşanan bu siber saldırının önemli bir dönüm noktası olduğunda hemfikir. Siber saldırılar, arkalarında herhangi bir iz, enkaz veya somut kanıt bırakmaz. İletişim ağları, elektrik şebekeleri ve finans kuruluşları, siber saldırılarla tek bir kurşun bile atılmadan çökme riskiyle karşı karşıya kalabilir.
İsrail’in dün akşam siber saldırıya neden geçtiği bilinmiyor. İsrail, ABD’nin bölgesel bir savaşa yol açabilecek daha geniş bir operasyona karşı uyarılarına rağmen, Hizbullah saldırılarını önlemenin savaş hedefleri arasında olduğunu belirtti.
İsrailli yetkililerden, 7 Ekim’de Hamas’ın saldırılarını öngöremediği için defalarca “başarısız olduk” açıklaması geldi. Uluslararası basında, bu siber saldırının İsrail’in kendini kanıtlamak istediği ifade ediliyor.
Yakın gelecekte ABD liderliğindeki ateşkes planının ve Hizbullah ile diplomatik anlaşma umudunun sekteye uğrayacağını söylemek mümkün. Daha da kötüsü, Hizbullah İsrail’e yanıt verirse, neredeyse bir yıldır önlenmeye çalışılan tam kapsamlı bir bölgesel savaş riski tetiklenebilir.
Yaşanan saldırının küresel güvenlik için sonuçları oldukça ürkütücü. Teknoloji günlük hayata giderek daha fazla entegre olduğunda, siber saldırıların temel hizmetleri felç etme potansiyeli katlanarak artıyor.
Analistler, Hizbullah’a yönelik bu saldırının, dijital çağda en güvenli görünen ağların bile risk altında olduğunu söylüyor.
Siber saldırıların daha sık hale geldikçe alınacak dersin açık olduğunu belirten analistler bu riski şöyle anlatıyor: “Gelecekteki savaşlarda düşman her yerde olabilir, silahlar görünmez olabilir, ancak hasar çok gerçek olacak.”
Çağrı cihazı saldırısının Lübnan, İsrail ve İran arasındaki çatışmayı ve genel olarak Orta Doğu’yu ciddi şekilde etkilemesi muhtemel. 7 Ekim’in yıldönümüne yaklaşık üç hafta kala, bölgedeki gerilim bıçak sırtında.
GÜNDEM
44 dakika önceGENEL
55 dakika önceGENEL
55 dakika önceGENEL
56 dakika önceGENEL
56 dakika önceGENEL
56 dakika önceGÜNDEM
1 saat önce