DOLAR 34,0713 0.14%
EURO 38,0911 0.01%
ALTIN 2.835,570,24
BITCOIN 21487103.64535%
İstanbul
23°

HAFİF YAĞMUR

05:17

SABAHA KALAN SÜRE

Kültür ve Turizm Bakanlığı El Sanatları Ustası Sertaç Bayraktar, Gençlere Cam Sanatı Eğitimi Veriyor
13 okunma

Kültür ve Turizm Bakanlığı El Sanatları Ustası Sertaç Bayraktar, Gençlere Cam Sanatı Eğitimi Veriyor

ABONE OL
Ağustos 10, 2024 10:48
Kültür ve Turizm Bakanlığı El Sanatları Ustası Sertaç Bayraktar, Gençlere Cam Sanatı Eğitimi Veriyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Sertaç Bayraktar, “Kültür ve Turizm Bakanlığı El Sanatları Ustası” ünvanını taşıyan bir cam sanatçısıdır. Genç nesillerin bu sanatı öğrenmesi için eğitimler vererek atölye çalışmaları düzenliyor. Bayraktar, cam sanatının binlerce yıllık geçmişini ve Türkiye’deki gelişimini aktardı.

Cam yapımı, MÖ 3000 yıllarında Mezopotamya’da Bronz Çağı’nda keşfedildi ve daha sonra Akdeniz bölgesine yayıldı. 7. yüzyıldan itibaren Mısır’ın İskenderiye şehrinde zirveye ulaştı. Bu dönemde cam üfleme teknikleri gelişti ve Anadolu’da Selçuklular zamanında cam sanatı başladı. Osmanlı döneminde İstanbul’un fethiyle cam sanatı daha da ilerledi.

14. yüzyılda Beykoz Çubuklu’da kurulan Kristal Cam İmalathanesi’nde üretilen “çeşm-i bülbül” camları, dönemin önemli eserleri arasında yer aldı. 1934’te Beykoz Paşabahçe’de kurulan ilk ulusal cam fabrikası, Türk camcılığı için önemli bir merkez haline geldi.

Ancak zamanla cam atölyelerinin sayısı azaldı. Bu durum karşısında usta camcılar, sanatın unutulmaması için okullarda ders veriyor ve çeşitli etkinlikler düzenliyor. Bayraktar, bu ustalardan biri olarak yurt dışında Türkiye’yi başarıyla temsil ediyor.

Bayraktar, 1997 yılında Kapalıçarşı’da bir ustanın yanında çalışmaya başlayarak bu mesleğe adım attığını söyledi. Kuyumculuk mezunu olmasına rağmen, üniversite stajında camla tanışarak bu sanatın büyüsüne kapıldı. Türk cam sanatında lale motifinin önemine vurgu yapan Bayraktar, lalenin kırmızı renginin geleneksel olarak Allah aşkını simgelediğini belirtti.

Evliya Çelebi’nin “Seyahatname” adlı eserinde İstanbul’da 200 cam atölyesinden bahsedildiğini hatırlatan Bayraktar, günümüzde bu sayının azaldığını üzüntüyle dile getirdi.

Bayraktar, cam sanatının Türkiye’de nasıl geliştiğine dair görüşlerini paylaşarak, “Camın çıkış noktası biz değiliz. Yunan mitolojisinde Medusa’nın gözü ve nazar boncuğu vardır. Bizim bu toprakların camla tanışması nazar boncuğudur.” dedi. Camın ilk çıkış noktasının Mısır olduğunu ve İspanyol denizcilerle ilgili bir efsanenin de bulunduğunu belirtti.

Mısırlıların güneş tanrısı Ra’ya cehennem ateşinden boncuk yaptırdığına dair anlatımlardan bahseden Bayraktar, camın ilk başta gemi girişlerine konulduğunu ve şehirleşmeyle birlikte kullanım alanının genişlediğini söyledi. “Dana göz” olarak bilinen geleneksel nazar boncuğunun özellikle Ege Bölgesi’nde hayvanlarda kullanıldığını da sözlerine ekledi.

Bayraktar, cam sanatını gelecek nesillere aktarmaya kararlı olduğunu belirterek, “Beykoz Boğaziçi Kız Meslek Lisesi’nde cam bölümü var. Her sene 30’a yakın öğrencimiz buradan mezun oluyor. Cam sanatının gelecek nesillere aktarılması için hem ders veriyoruz hem de Milli Eğitim Bakanlığının izin verdiği noktalarda eğitime destek oluyoruz. Cam ustaları olarak elimizden gelen her şeyi yapıyoruz.” dedi.

Bayraktar, birçok devlet büyüğüne ve önemli kişilere eserlerini ulaştırdığını belirterek, “Eserlerin altına imza atmıyoruz. Çünkü biz isimlerden ziyade mesleğin ortaya çıkmasını istiyoruz. Öleceğiz, gideceğiz ama Mimar Sinanlar gibi yaptıklarımız kalacak.” dedi.

Kaynak: AA / Güncel

Kültür Ve Turizm Bakanlığı istanbul Sanat Kültür Kültür Sanat Güncel Haberler

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP