Erzurum’da yaşayan 16 yaşındaki Hayat Şen, lise öğrencisi. Annesi Elif Şen (48) ise ev kadını. Hayat, annesinin resim yeteneğini keşfetti ve geçen yıl annesinin doğum gününde resim defteri ve boya kalemleri hediye etti. Hayat, annesine notunda “Canım benim, umarım bu sana tekrar resim yapma isteği verir. Bütün o güzel, çirkin, kötü, iyi, mutlu, mutsuz, özgün duyguların bu kağıda yansır. Nice resim çizdiğimiz yıllara. Seni çok seviyorum. Doğum günün kutlu olsun” diye yazdı.
Elif Şen, kızını kırmak istemediği için doğum gününden bir hafta sonra kara kalem çizimlere başladı. Çizimlerini beğenen Elif Şen, resim öğrenmek için Erzurum’daki özel bir hocadan ders almaya başladı. Haftada iki saat ders alan Elif Şen, kısa süre sonra ilk yağlıboya tablosunu tamamladı. Kızı Hayat’ın sevdiği Paris, Elif Şen’in yağlıboya eserlerinde sık sık yer alıyor.
Elif Şen, yaklaşık sekiz ayda yaptığı çalışmalardan oluşan ilk kişisel sergisini Atatürk Üniversitesi Nenehatun Kültür Merkezi’nde açtı. Sergi, bu yıl üçüncüsü düzenlenen Uluslararası Türk ve Dünya Kadın Araştırmaları Kongresi ile eş zamanlı olarak gerçekleşti. Sergi ziyaretçileri, Elif Şen’in yağlıboya tablolarını beğendi ve çalışmaları hakkında bilgi aldı.
Sergiyi gezen Hayat Şen, annesi ile gurur duyduğunu söyledi. İlkokulda resim ödevlerini annesine yaptırdiğini anlatan Hayat, “Annem tam istediğim gibi resimler çizerdi. Annemin resimde yeteneği olduğunu düşünürdüm. ‘Anne sen de resim çiz, belki ressam olursun. Bence bunu denemelisin’ derdim. Annem beni hep ‘tamam bir gün çizerim’ diyerek geçiştirirdi. Bana ‘annen ne iş yapıyor?’ diye sorduklarında da hep ‘ressam’ derdim. Annemin doğum günü olduğunda alabileceğim en güzel hediyenin resim defteri ve boya kalemi seti olacağını düşündüm. O yüzden anneme resim defteri ve boya kalemi alarak üzerine not yazdım. Çünkü gerçekten annemin yetenekli olduğunu ve geleceğini hissedebiliyordum. Annem beni üzmemek adına resim çizmeye başladı. Çizdiğinde o da kendisinin farkına varmaya başladı. Gerçekten güzel şeyler ortaya çıktı. İlk sergisini açtı. Umarım daha birçok güzel işe de imza atacak. Görmüş olduğunuz gibi böyle bir şey de katkımın olması annemin bunun üzerine düşerek çalışması beni çok gururlandırdı” diye konuştu.
Elif Şen, öğrenciyken çok kötü resimler yaptığını ve resim yapabilmeyi çok istediğini, ancak beceremediğini belirtti. “Hayat bana doğum gününde bir resim defteri aldı. ‘Yaparsın, seviyorsun dedi. Çocukken onu sorulunca hep ‘annem ressam’ dermiş. Nasıl güzel bir dilekte bulunduysa gerçekleşir inşallah. Ben de onu mutlu etmek için kara kalemle çizmeye başladım. Çizdikçe güzel bir şeyler çıktı. Sonra bunu boyaya aktarayım dedim. Ama eğitimini almak için Erzurum’da kurs aradım. Bir özel kurs vardı oraya gittim, haftada bir saat olmak üzere toplam 2 saat kurs gördüm. Hocam hastalanınca bıraktım. Ben de evde resim yapmaya devam ettim. Hiç durmadım. Sürekli işimi bırakıp resim yaptıkça hoşuma gitti. Bu sefer arkadaşlarım beğendikçe bize ver dedi. Hediye vermenin mutluluğunu yaşadım. Sonra böyle bir şey çıktı ortaya. Şimdi bütün bu güzelliğin mimarı en küçük kızım Hayat’tır. Daha güzelini yapmak istiyorum. Hedefim sevdiğim kişilerin duvarlarında bir Elif tablosu olması” diye konuştu.
Elif Şen’in eşi İlhan Şen, eşine her zaman destek olduğunu ve çok hızlı bir gelişme kaydettiğini söyledi. Elif Şen’in ortanca kızı Doğa ise annesinin yeteneğini kardeşinin ortaya çıkardığını belirtti.
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
Yerel Haberler Kültür Sanat Doğum Günü Elif Şen Erzurum Güncel Kültür Sanat Yaşam Ona
”
News
