Kırşehir, 2019 yılında UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı’na müzik alanında dahil olan bir şehirdir ve burada 38 yaşındaki Yaşar Apaydın, abdal kültürünü yaşatmak için çaba göstermektedir.
Apaydın, çocukluğunda ünlü halk ozanı Neşet Ertaş’ın müziklerini dinleyerek büyümüştür. Müzik yolculuğuna 2007 yılında düğünlerde, asker uğurlama eğlencelerinde ve özel günlerde sahne alarak başlamıştır.
Başlangıçta solist olarak sahne alan Apaydın, 2012 yılında bağlama çalmaya başlamıştır. AA muhabirine verdiği demeçte, Neşet Ertaş’ın videolarını sürekli izlediğini ve düğünlerde sahne aldığı ustalardan da etkilendiğini söylemiştir. Bağlama çalmayı, “pençe atma” denilen bir teknikle, ustaları gözlemleyerek öğrenmiştir.
Müzik eğitimi almamasına rağmen Apaydın, kulağının müziğe aşina olması ve ilgi duyması sayesinde bu yola girdiğini belirtmiştir. Bağlama çalmaya başlayıp türkü söylemeye başlayınca daha fazla talep görmüştür. Düğünlere, konserlere ve özel eğlencelere tek başına gitmeye başlamıştır.
Apaydın, televizyon ve radyo programlarına katılımının kendisini sürekli geliştirdiğini ve tanınmasını sağladığını ifade etmiştir.
Kırşehir dışında da sahne alan Apaydın, geçen yıl TRT’de “Sen Türkülerini Söyle” yarışmasının elemelerine, TRT Radyosu’nda Gülşen Kutlu’nun programına ve TRT Müzik’te “Zamane” programına katıldığını belirtmiştir. Sadece Kırşehir’de değil, Ankara, İstanbul, Antalya, İzmir ve Bursa’da da etkinliklere katılan Apaydın, hemşehrilerinin ve Kırşehirlilerin düzenlediği gecelere davet edildiğini ve bu davetlere katıldığını söylemiştir. Halk, söylediği türkülerin sosyal medyada paylaşımını yaparak onu daha geniş kitlelere ulaştırmaktadır.
Bağlamasına Neşet Ertaş’ın fotoğrafını işleten Apaydın, Ertaş ile yıllar önce çektirdiği bir fotoğrafı da cep telefonunda saklamaktadır. Büyük ustaların türkülerinde yaşanmışlık, dert ve aşkın olduğunu, sözlerin duygu yüklü bir şekilde yazıldığını ve halen insanları etkilediğini vurgulamaktadır.
“İdolüm dediğim, rahmetli Bozkırın Tezenesi Neşet Ertaş’tır.” diyen Apaydın, Muharrem Ertaş, Çekiç Ali, Hacı Taşan, Bahri Altaş ve Dursun Uçar gibi ustalardan da etkilendiğini belirtmiştir. Bu isimleri kendine örnek aldığını, izinden gitmeyi amaçladığını ve abdal geleneğini devam ettirenlerden biri olduğunu ifade etmiştir. Bozlak kültürünün ölmemesi gerektiğini vurgulayan Apaydın, gençlere sahip çıkılarak bu geleneğin sürdürülmesi gerektiğini düşünmektedir.
Abdal kültürü, Orta Asya ve Horasan’dan Anadolu’ya göç eden Türkmen aşireti Abdallar tarafından yaşatılmaktadır. Düğün, sünnet ve özel günlerde müzisyenlik yaparak Türkmen kültürünü yansıtmaya çalışan Abdallar, Karacaoğlan ve Dadaloğlu’na ait şiirlerin yanı sıra kendi bestelerini de icra etmektedirler. Bozlak ve türkü geleneğinin yaşatılmasına katkı sağlayan Abdallar arasında “Bozkırın Tezenesi” olarak bilinen Neşet Ertaş, babası Muharrem Ertaş, Çekiç Ali, Hacı Taşan, Bahri Altaş ve Dursun Uçar gibi önemli isimler yer almaktadır.
Kaynak: AA / Kültür Sanat
Neşet Ertaş Unesco Kültür Sanat Güncel Haberler
News
