Antalyalı Fatmanur Şimşek, Türkiye-Ermenistan sınırında, Kars’ın Akyaka ilçesindeki Çetindurak köyünde öğretmenlik yapıyor. Üç öğrencisi ile, sobalı sınıfta geleceğe hazırlanıyorlar.
Şimşek, iki yıldır bu uzak ve zorlu kış koşullarına sahip sınır köyünde görev yapıyor. Antalya’dan kilometrelerce uzakta olsa da, öğrencilerine en iyi eğitim imkanlarını sunmak için büyük çaba sarf ediyor.
Bu köyde öğretmenliğe başlayan Şimşek, soba yakmayı bile öğrenmiş ve üç öğrencisine sıcak bir ortamda eğitim veriyor. Zorlu şartlara rağmen, öğrencilerine en kaliteli eğitimi sağlamak için elinden gelenin en iyisini yapıyor.
Ders aralarında öğrencileriyle voleybol oynayan Şimşek, eğitim sonrası ise vahşi hayvan tehlikesine karşı, öğrencilerini evlerine kadar götürüyor.
“Bayrağımın dalgalandığı her yerde görevime hazırım.”
Sınıf öğretmeni Fatmanur Şimşek, Anadolu Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada, geçen yıl yapılan atama ile Kars’ın Akyaka ilçesine bağlı Çetindurak köyünde göreve başladığını belirtti.
1600 kilometre uzaklıktaki görev yerine geldiğini söyleyen Şimşek, şunları aktardı: “Her çocuğun keşfedilmeyi bekleyen bir yıldız olduğuna inanıyorum. Bu inançla, yer ve zamanın önemi olmadan, bayrağımın dalgalandığı her yerde görev yapmaya hazırım. Edirne’den Kars’a kadar vatanımızın her köşesinde görev yapabilirim. Bu yüzden Kars’ın en doğusundaki, Ermenistan sınırındaki Çetindurak köyünde bulunuyorum. Antalya’da hiç donma yaşamadım, burada ise sularımız dondu. Kömür taşıdık, tedarik ettik. Milli Eğitim Bakanlığı’nın da desteğiyle okulumuzun eksiklerini giderdik.”
Okulun daha önce dokuz yıl kapalı kaldığını ve öğrencilerin taşımalı eğitim gördüğünü anlatan Şimşek, uzun süre kapalı kalması nedeniyle binada birçok eksik olduğunu dile getirdi.
Bu eksiklikleri gidermenin zaman aldığını belirten Şimşek, “Gidermeye devam edeceğiz ve başaracağımıza inanıyoruz. Benim için en önemli şey, çocuklarımızın şehir çocuklarından hiçbir farkının olmaması, fırsat eşitliğini sağlamaktı. Bu yüzden buradayım. Köyde mutluyum. Sınırda olmanın zorlukları var elbette; Ermenistan köylerini görebiliyoruz, bunu anlattığımda kimse inanmıyordu. Böyle yakın bir sınırda daha önce hiç bulunmamıştım.” dedi.
“Bazen telefon çekmiyor, ama mutluyum.”
Köyde öğretmenliğin zorluklarının yanı sıra güzelliklerinin de olduğuna dikkat çeken Şimşek şunları ekledi: “İlçeye kendi aracımla gidip geliyorum, yolda kurt ve tilki görüyoruz. Bazen telefon çekmiyor, ama mutluyum. Çünkü çocuklarımla birlikteyim. Küçük bedenlerindeki büyük kalplerinde güzel bir yer edinmek istiyorum ve bunun için her şeyi yapmaya hazırım. Üç öğrencimizle birebir eğitim gibi, özel eğitim gibi bir eğitim veriyoruz. Her gün geliyorum, ödevlerini kontrol ediyorum, hatalarına bakıyoruz, birlikte kitap okuyoruz, sonra derse başlıyoruz. Az öğrenci olması büyük bir avantaj, çünkü her birinin hatalarını tek tek inceleyebiliyorum.”
Velilerle sürekli iletişim halinde olduğunu belirten Şimşek, “Velilerimiz de okula geliyor. Sabahları sobayı görevli arkadaşımız, öğleden sonra ben yakıyorum. Antalya’da hiç soba görmedim, ilk başlarda çok tedirgindim, sürekli annemi arıyordum. Şimdi soba yakmayı da öğrendim.” şeklinde konuştu.
Kaynak: AA / Cüneyt Çelik – Güncel Antalya Güncel Eğitim Yaşam kars
News
