“`html
Kahramanmaraş merkezli yıkıcı depremin ardından, 11 ili etkileyen felakette Polis Arama Kurtarma (PAK) ekipleri, müdahale çalışmalarının ön saflarında yer aldı. Bu kahraman ekip, olası gelecek depremlerde can kurtarmak için yoğun ve zorlu eğitimlerden geçiyor.
6 Şubat depremlerinde 660 vatandaşımızın enkazdan sağ çıkarılmasını sağlayan PAK, Güvenlik Dairesi Başkanlığı bünyesinde gönüllülük esasına dayalı olarak görev yapıyor. Ekip, fiziksel ve psikolojik olarak donanımlı, genç ve dinamik polislerden oluşuyor.
PAK ekipleri, Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) ile iş birliği içinde, 6-8 haftalık süreçlerde kapsamlı eğitimler alıyor. Bu eğitimler, Kentsel Arama ve Kurtarma, Dağcılık ve Çığ Arama Kurtarma temel eğitimlerini içeriyor.
Ankara, İstanbul, İzmir ve daha birçok şehir dahil olmak üzere 13 ilde faaliyet gösteren PAK, ulusal ve uluslararası tatbikatlara katılıyor. Ekiplerin bünyesinde, enkaz arama çalışmalarında büyük rol oynayan 4 adet eğitimli arama kurtarma köpeği de bulunuyor.
“Şanlı Türk Polisi, aziz milletimizin her zaman yanında olacaktır.”
Deprem haberini alır almaz bölgeye ulaşan PAK ekibi, AA muhabirine depremzedelere ulaşma sürecini anlattı. Komiser Melih Güçlü, zorlu hava koşulları ve artçı sarsıntılar altında bile tereddüt etmeden görevlerine devam ettiklerini, her saniyenin hayati önem taşıdığının bilinciyle çalıştıklarını belirtti.
Güçlü, her vatandaşa umut olmak için büyük bir özveriyle çalıştıklarını vurgulayarak, Hatay’da 317, Kahramanmaraş’ta 343 olmak üzere toplamda 660 vatandaşın ekipleri tarafından sağ olarak kurtarıldığını açıkladı. “Şanlı Türk Polisi, aziz milletimizin her zaman yanında olacaktır” diye sözlerini tamamladı.
Hassas koku alma duyularıyla 74 kişiye umut olan arama kurtarma köpekleri, PAK ekibinin vazgeçilmez bir parçası.
Polis memuru Alper Kurt, köpeklerin birçok kişinin bulunmasında kritik rol oynadığını belirterek, hassas burunlarının birçok vatandaşa umut ışığı olduğunu vurguladı. Her işaretin bir hayatın kurtarılması anlamına geldiğini sözlerine ekledi.
Kurt, köpeklerin enkaz altında baygın olan kişileri bile tespit edebildiğini anlatarak şunları söyledi: “Sesini duyduğumuz her can bizim için umut ışığıydı. Sessiz kalan, baygın vatandaşlarımız da vardı. İşte burada eğitimli dedektör köpeklerimiz devreye girip, sessizliğin içinde hayat belirtilerini hissediyor, bize rehberlik ediyorlardı.”
Polis memuru Tuğba Sarıca, Antakya’da görev yaptığı süre boyunca yaşadığı zorlu anları anlattı. Enkaz altından çıkardığı iki kardeşin anlattıklarını unutamayacağını belirten Sarıca, şöyle devam etti:
“Uzun çabalar sonunda iki çocuğu kurtardık. Çocuklar anne ve babalarının uyuduğunu söyleyip, onları uyandırmamızı istediler. Ama biz gerçeği biliyorduk. Anne ve babaları vefat etmişti. Çocukların gözlerindeki masumiyet ve umut, zamanı durdurdu. Yüreğimiz paramparça oldu, ancak dimdik durmalıydık. Çünkü o çocukları hayata bağlamak bizim görevimizdi.”
Sarıca, afetlere hazırlıklı olmanın önemini vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı: “Allah bu acıyı bir daha yaşatmasın. Bu acı deneyim, tüm vatandaşlarımızın afet bilinciyle yaşaması gerektiğini gösteriyor. Unutmayalım, bir afet ülkesiyiz ve her zaman hazırlıklı olmalıyız.”
Kaynak: AA / Aykut Karadağ
“`
News
