Ankara’da yaşanan trajik bir olayda, binicilik eğitmeni Semanur Arslan (27) gökdelenin 43. katından düşerek hayatını kaybetti. Arslan’ın arkadaşı Ferhat D.’nin (43) evinden düştüğü belirtiliyor. Arslan’ın ölümünden önce yazdığı notlar, hayatında yaşadığı mutluluk ve çevresindeki kötü insanlardan arındığını gösteriyor. Annesi Elif Karaca ise kızının intihar etmiş olamayacağını, hayat dolu bir çocuk olduğunu belirterek, “Benim kızım asla intihar etmedi” dedi.
Olay, Çankaya ilçesi, Konutkent Mahallesi’nde bulunan bir gökdelende gerçekleşti. Arslan’ın düştüğü 43. kat, Ferhat D.’nin eviydi. Olay yerinde bulunan Ferhat D. ve Ezgi Ö. (31) gözaltına alınmış, ifadelerinin ardından serbest bırakılmışlardır. Ferhat D., Arslan’ı tanımadığını ve olay sırasında farklı bir odada olduğunu öne sürmüştür. Ezgi Ö. ise Arslan’ın erkek arkadaşıyla sorunlar yaşadığını ve sürekli ağladığını iddia etmiştir.
Arslan’ın ölümünün ardından, not defterinde yazdıkları ortaya çıkmıştır. Notlarında şunlar yazıyordu: “Hayırla ve sağlıkla çok param var ve zenginim. İhtiyacım olan bütün güce, saygıya, sevgiye ve güvene sahibim. Güvendeyim, etrafımdaki kötü herkesten arındım. Annem beni koşulsuz ve sonsuz seviyor. Mutluyum ve bütün yardıma ihtiyacı olanlara yardım edecek güce sahibim. Çok zenginim; çünkü vücudumun her uzvu sağlıklı, temiz ve güvende.”
Arslan’ın annesi Elif Karaca, olay günü kızının Ferhat D.’nin evine gittiğini ve Ezgi Ö.’nün de orada olduğunu belirtti. “10 dakika kaldılar. ‘Kapadokya’ya gideceğiz, onun arabası var, onunla gideceğim annecim, yarın da döneceğim’ dedi.” diye anlatıyor Karaca. Karaca, olaydan sonra kızına ulaşamadığını ve pazar günü akşamı acı haberi aldığını söylüyor. “Notlarında hayallerinden bahsetmiş. ‘Annem beni koşulsuz seviyor’ demiş. Yavrum tabii ki anneler koşulsuz sever. Ben çocuğumu istiyorum, ben yavrumu istiyorum.” diye konuşuyor.
Karaca, kızının o akşam Ferhat D.’nin evinden taksi çağırdığını ve Ferhat D.’nin ifadesinde Ezgi Ö. ile tartıştıklarını, daha sonra Ezgi Ö.’nün odaya gittiğini ve kapıyı kapattığını, kendisinin de Ezgi Ö.’nü teselli etmek için odaya gittiğini ve kapıyı kapattığını söylediğini belirtti. Ferhat D., Arslan’ın taksi çağırdığını duyduğunu ve daha sonra ses kesilince onun taksiye binip gittiğini düşündüklerini, odadan çıktıklarında bütün eşyaların salonda olduğunu ve otoparka aramaya indiklerini söylemiş. Karaca ise kızının çıplak ayakla otoparka gitmesinin mantıksız olduğunu, kızının arabası olmadığını ve neden eve dönmek için taksi çağırdığını soruyor.
Elif Karaca, kızının hayat dolu bir çocuk olduğunu ve “Sana çok güzel bir hayat kuracağım. Sana çok güzel bir gelecek vereceğim” dediği belirtiyor. “Notlarda çok güzel açıklamış, çok güzel yazmış. Hayallerini anlatmış. Ne olduğunu bilmiyorum. Sadece bildiğim tek şey var, ben ölüyorum. Ben kızımı istiyorum.” diyor Karaca.
Karaca, kızının 8 yıldır profesyonel olarak binicilik eğitmeni olduğunu ve iki defa attan düşüp kaza geçirdiğini ve yaralandığını belirterek, “Keşke attan düşseydi. Son geldiğinde hızlıca çıktılar. Bana ‘Anneciğim yarın döneceğim’ dedi. Ama dönemedi. Benim kızımın dönmesine izin vermediler. Benim kızım mümkün değil intihar etmez. Hayat dolu bir çocuktu. Benim kızım asla intihar etmedi” dedi.
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
Not Defteri Cinayet Ankara
”
News
