Son yıllarda 40 yaş altı bireylerde kalp ve damar hastalıklarının artışında kaygı verici bir yükseliş olduğunu, Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği (TKDCD) üyesi ve İzmir Şehir Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Orhan Gökalp açıkladı.
Gökalp, yaptığı açıklamada; dünyada doğal ölüm nedenlerinin başında gelen kardiyovasküler hastalıkların, artık gençleri daha fazla etkilediğine dikkat çekti. Bu durumun toplumsal sağlığı tehdit eden ciddi bir sorun olduğunu vurguladı.
Gençlerde bu hastalıkların artmasının, daha gelişmiş tanı yöntemlerinin yanı sıra modern yaşamın getirdiği olumsuz alışkanlıklarla da bağlantılı olduğunu belirtti. Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de obezitenin yükselişinin önemli bir risk faktörü olduğunu ifade etti.
Gökalp, fast food tüketimi, işlenmiş gıdalara olan eğilim ve hareketsiz yaşamın obezite ve diyabet gibi kalp hastalıklarını tetikleyen faktörler olduğunu söyledi. Sigara, stres ve iş/akademik baskıların da kalp sağlığını olumsuz etkilediğini ekledi. Sigara kullanımının %25,9, obezitenin ise %32,1 olduğunu belirterek, bu oranların gelecek yıllarda kalp hastalıklarında daha büyük artışa yol açabileceğini öngördü.
Sağlıksız beslenme ve hareketsizliğin kalp sağlığını tehdit eden ciddi riskler olduğunu vurgulayan Gökalp, şekerli içecekler ve işlenmiş gıdaların aşırı tüketiminin obezite ve diyabet riskini yükselttiğini, fiziksel aktivite eksikliğinin ise kalp kası zayıflamasına ve dolaşım bozukluklarına neden olduğunu belirtti. Bu durumların kalp krizi ve inme riskini artırdığını ekledi.
60 yaş üstü bireylerle ilişkilendirilen kalp hastalıklarının son zamanlarda 20-40 yaş aralığındaki gençlerde sıkça görülmeye başladığını belirten Gökalp, ülkemizde kalp hastalığı olanların yaklaşık %10’unun 40 yaş altında olduğunu, bu durumun ciddi bir oran olduğunu ve yaklaşık 27 milyon 20-40 yaş arası bireyin bulunduğunu dikkate alarak açıkladı. Türkiye’de kalp damar hastalıklarının ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer aldığını ve bu ölümlerin yaklaşık %40’ının kalp hastalıklarından kaynaklandığını vurguladı.
Yüksek tansiyon (hipertansiyon) görülme oranının %31,8 olduğunu ve genç yaş grubunda da artış gösterdiğini belirten Gökalp, kalp sağlığının korunması için düzenli kan basıncı, kan şekeri ve kolesterol kontrolü; EKG ve gerektiğinde efor testi gibi taramaların önemini vurguladı. Bu taramaların risk faktörlerinin erken tespitinde hayati olduğunu belirtti.
Kalp damar hastalıkları riskinden korunmak için yaşam tarzı değişikliklerinin gerekli olduğuna dikkat çeken Gökalp; sağlıklı beslenme, şekerli ve işlenmiş gıdalardan uzak durma, bol sebze-meyve tüketimi ve düzenli egzersizin önemini vurguladı. Sigara ve alkol tüketiminin azaltılmasının, stres kontrolünün ve önleyici stratejilerin kalp sağlığını koruduğunu belirtti.
Gençler arasında farkındalık yaratacak halk sağlığı kampanyaları, okullarda ve iş yerlerinde sağlık taramaları, şekerli içecek vergisi, sigara yasağı gibi politikaların önemini vurgulayan Gökalp, aktif yaşam tarzını teşvik etmek için spor programlarının desteklenmesi ve şehir içi yürüyüş parkurları, bisiklet yollarının artırılmasının gerekliliğini belirtti. Ailelerin gençlerin kalp sağlığı konusunda bilinçlendirilmesinin kritik bir rol oynadığını sözlerine ekledi.
Kaynak: AA / Yeşim Sert Karaaslan – Sağlık
News
