DOLAR 34,1140 0.28%
EURO 38,1546 0.22%
ALTIN 2.875,961,66
BITCOIN 2147843-0.55201%
İstanbul
22°

HAFİF YAĞMUR

20:32

YATSIYA KALAN SÜRE

Biga’da bulunan 2 bin 600 yıllık yazıt, kolonizasyon sürecinde yerleşimlerin kurulmasına dair ipuçları veriyor
4 okunma

Biga’da bulunan 2 bin 600 yıllık yazıt, kolonizasyon sürecinde yerleşimlerin kurulmasına dair ipuçları veriyor

ABONE OL
Ağustos 11, 2024 08:48
Biga’da bulunan 2 bin 600 yıllık yazıt, kolonizasyon sürecinde yerleşimlerin kurulmasına dair ipuçları veriyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL

2011 yılında Biga ilçesine bağlı Kemer köyündeki Parion Antik Kenti’nde, köy meydanında bulunan 2 bin 600 yıllık bir mermer yazıt, bölgenin kolonizasyon süreci hakkında önemli bilgiler ortaya koydu.

Parion Antik Kenti’nde 1997’den bu yana devam eden kazılar, Ondokuz Mayıs Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Vedat Keleş yönetiminde yürütülüyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 12 aylık kazı statüsü vermesiyle çalışmalar hızlandı ve antik kentten çıkarılan eserler, Anadolu arkeolojisi için değerli bilgiler sağlıyor.

Arkeologlar, Kocagür köyü meydanında bulunan ve vatandaşların sandalye olarak kullandığı yazıtın 13 yıl önce kazı envanterine alınmasının ardından üzerinde çalışma yürüttüler. Yazıtta, bölgedeki yerleşimlerin kuruluşuna dair anlatımların yanı sıra, tarihçi, coğrafyacı ve filozof Strabon’un eserinde de bahsedilen, Parion’un yakınında bir dönem kehanet merkezi olabileceğine dair ipuçları bulundu.

Anadolu’nun birçok antik kentinde rastlanan kehanet merkezleri, seçkinlerin gelecekten haber almak amacıyla ziyaret ettikleri yerler olarak biliniyor.

Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Vedat Keleş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izin ve desteğiyle, İÇDAŞ AŞ’nin sağladığı imkanlarla kazılara devam ettiklerini belirtti.

Parion’da 20 yıllık kazı sürecinde ülkenin kültürel envanterine binlerce eser kazandırıldığını, her yıl en az iki yayını bilim dünyasına sunduklarını ifade eden Keleş, “Parion kazılarında yetişen restoratörler ve arkeologlar bugün ülkemizin çeşitli kazılarında kazı başkanı, kazı başkan yardımcısı ya da restoratör ve konservatör olarak çalışmaya devam ediyor. Bugün geldiğimiz noktada bölge ve ülkemiz arkeolojisine önemli katkılar sağlayan Parion Antik Kenti çalışması adeta bir akademi gibi.” dedi.

Bu sene saha çalışmasının mayısta başladığını, tiyatro, agora ve Roma hamamının ardından kentin güney nekropolünde kazıyı sürdürdüklerini belirten Keleş, sponsor firmanın desteğiyle 23 Ağustos’ta Parion’da etkinlik düzenlemeyi planladıklarını ifade etti.

Kazı ekibi tarafından Parion’un yakın çevresinin araştırılması sırasında, 2011’de Kocagür köyü meydanında kırık bir mermer blok bulundu. Üzerinde 3 satırlık yazıt tespit edilen bu 2 bin 600 yıllık eser, gizemini çözmeye başladı.

Prof. Dr. Vedat Keleş, antik kaynaklardan Strabon’un eserinde, Parion’a çok yakın bir bölge olan Adresteia’da Apollon ve Artemis’e ait kehanet merkezi olduğunun, bir süre sonra burası önemini yitirince toplanan mimari parçalarla Parion’da mimar Hermakreon tarafından Antik Çağ’ın Anadolu’daki en büyük sunağının inşa edildiğinin aktarıldığını dile getirdi.

Bu eserde ayrıca Parion’un kuruluşunda Paros, Milet ya da Erythrai kentlerinin aktif rol oynadığının yazıldığı bilgisini veren Keleş, “Bu yazıtta Parion’un adının ‘Pariake’ olarak geçtiğini görüyoruz. Ayrıca yazıtta ismi okunamayan bir şahsın, Parion (Pariake) Artemisi’ne yaptığı bir sunudan bahsettiğini öğreniyoruz. Dolayısıyla bu yazıt bize Strabon’un eserinde ifade edildiği gibi Adresteia’da gerçekten bir Apollon ve Artemis kehanet merkezinin olabileceğini gösteriyor. Daha da önemlisi bu yazıtın dili bizim bildiğimiz Grek alfabesine ait değil, farklı bir dille yazılmış; büyük ihtimalle Kuzey Ege’ye ait ünik bir dil. Bu bölge dışında şimdiye kadar rastlanmayan bir dil. Yazıtın tarihi dikkate alındığında Parion Antik Kenti’nin kuruluş sürecinde Anadolu halklarının da yer almış olabileceğinin yadsınamaz bir göstergesi olarak karşımıza çıktığını ve sonrasında bölgede sentez bir kültürün ortaya çıkmış olabileceğini güçlü bir şekilde bizlere sunuyor. Bu yazıt başta Parion olmak üzere bu bölgede kurulan kentlerin, kolonizasyon sürecinde Anadolulu yerel halkların aktif rol oynadığı ve sonrasında sentez bir kültürün bölgede hakim olabileceğini güçlü şekilde bizlere sunuyor. Yani çevredeki kentlerin kuruluşunda, bu bölgedeki yerel halkların belki daha baskın bir rol oynadığını açıkça gösteriyor.” dedi.

Kaynak: AA / Kültür Sanat

Biga Kültür Kültür Sanat Güncel Haberler

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP