Dhaka Tribune’nin haberine göre, Hüseyin, başkent Dakka’da düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Eski Başbakan Hasina’nın 5 Ağustos’ta ülkeden ayrılıp Hindistan’a gitmesinin Bangladeş-Hindistan ilişkilerini etkilemeyeceğini söyleyen Hüseyin, iki ülke arasındaki ilişkilerin karşılıklı çıkarlara dayandığını ve her iki tarafın da çıkarlarını gözettiğini belirtti.
Hüseyin, ülkede azınlıklara karşı yaşanan saldırıları da ele alarak alınan önlemleri ve şiddet olaylarına karşı sıfır tolerans politikasını vurguladı.
Hüseyin, Bangladeş’teki protestoları “cesur öğrencilerin öncülüğünde oluşan kitlesel bir ayaklanma ile ikinci kurtuluş” olarak nitelendirdi. Öğrenciler ile halkın birleşik gücünün otoriterliğe ve baskıya karşı zafer kazandığını, ayrımcılığı ve eşitsizliği ortadan kaldırmak için çabaladığını söyleyen Hüseyin, eski hükümetin protestoları bastırmak için insan haklarını ihlal ettiğini iddia etti.
Hüseyin, Bangladeş’in Birleşmiş Milletler (BM) barışı koruma görevlerine katılımını genişletmeyi planladıklarını belirtti. Myanmar’da etnik temizliğe maruz kalan Arakanlı Müslümanlar (Rohingya) meselesine de değinen Hüseyin, Arakanlı Müslümanlara yönelik insani yardımların ve ülkelerine dönüşleri için uluslararası desteğin devam etmesi gerektiğini vurguladı.
Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, günlük basın brifinginde, eski Bangladeş Başbakanı Hasina’nın iktidarı kaybetmesine yol açan olaylarda ABD’nin etkisinin bulunduğu iddiasını değerlendirdi. Hasina’nın görevden alınmasında ABD’nin hiçbir rolü olmadığını belirten Jean-Pierre, Hasina’nın bu imalarının “tamamen yanlış” olduğunu belirtti. Jean-Pierre ayrıca Bangladeş’in geleceğinin Bangladeş halkı tarafından belirlenmesi gerektiğine inandıklarını vurguladı.
Economic Times’ın haberine göre, Bangladeş’in eski Başbakanı Hasina, iktidarı kaybetmesine yol açan gösterilerde ABD’nin parmağı olduğunu ima etmişti. Hasina, St. Martin Adası’na egemenliğini teslim edip ABD’nin Bengal Körfezi üzerinde hakimiyet kurmasına izin verseydi iktidarda kalabileceğini söylemişti.
Bangladeş’te 1971’deki Bağımsızlık Savaşı’nda görev alan kişilerin çocuklarına kamuda kontenjan ayrılması kararının ardından temmuz ortasında öğrencilerin başını çektiği protestolar başlamıştı. Gösteriler sırasında yaşanan şiddet olaylarında yüzlerce kişi hayatını kaybetmiş, binlerce kişi gözaltına alınmıştı.
Şiddet olayları artarak devam ederken dönemin Başbakanı Şeyh Hasina, resmi konutundan ayrılarak askeri helikopterle Hindistan’a gitmişti.
Siyasi parti temsilcileriyle görüşen Bangladeş Ordu Komutanı General Waker-Uz-Zaman, Hasina’nın istifa ettiğini ve geçici hükümetin kurulacağını duyurmuştu.
Nobel ödüllü Muhammed Yunus, 8 Ağustos’ta geçici hükümet başkanı olarak yemin edip göreve başlamıştı.
GÜNDEM
18 saat önceGENEL
18 saat önceGENEL
18 saat önceGENEL
18 saat önceGENEL
18 saat önceGENEL
18 saat önceGENEL
19 saat önce