Suriye’deki gelişmeler hakkında Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, NTV’de canlı yayın konuğu oldu ve önemli açıklamalarda bulundu.
Bakan Fidan, Suriye rejiminin devrilmesinde Rusya ve İran’ın rolüne değinerek, bu ülkelerin Beşar Esad’a olan yatırımlarının artık verimli olmadığını fark ettiklerini ve Doha görüşmelerinde bir uzlaşmaya vardıklarını belirtti. Bu uzlaşmanın rejimin devrilmesine yol açtığını, Türkiye’nin ise geçiş sürecinin barışçıl bir şekilde gerçekleşmesi için hassasiyet gösterdiğini vurguladı.
"MUHALİFLERİN TECRÜBESİ"
Muhaliflerin İdlib’deki yönetim deneyimlerine dikkat çeken Bakan Fidan, 4 milyon Suriyelinin yönetimini üstlendiklerini ve belediye hizmetleri de dahil birçok alanda başarılı olduklarını ifade etti. Bu deneyimin Şam’da da etkili olacağını, temel hizmetlerin sağlanmasının muhalifler tarafından önemsendiğini ve ilerleyen süreçte daha kapsamlı bir hükümet kurulacağını dile getirdi. Ancak öncelikle ülke bütünlüğünün sağlanması gerektiğini, Suriye’nin hassas bir dönemden geçtiğini vurguladı.
"MİT’İN ÖNEMLİ ROLÜ"
Suriye muhalefetinin güçlenmesinde Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) önemli bir rol oynadığını belirten Bakan Fidan, Suriye’deki operasyonlarda görev alan asker ve subayların haklarının da ödenmez olduğunu söyledi. MİT’in önleyici, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ise caydırıcı rol üstlendiğini, Cumhurbaşkanı’nın stratejisi doğrultusunda tehditlerin kaynağında yok edildiğini belirtti.
"ENDİŞELER ANLAŞILIR"
Bakan Fidan, Suriye’deki gelişmelere dair endişeleri normal karşıladığını ve bu endişelerin giderilmesi için kapsamlı bir diplomasi yürütüldüğünü açıkladı. Rusya ve İran’ın güç kullanması ile bölge ülkelerinin gelişmeleri yanlış yorumlamasının iki büyük risk alanı olduğunu belirtti. Arap ülkeleriyle yapılan görüşmelerde ciddi bir karşıtlıkla karşılaşmadıklarını, terörizmden arındırılmış, azınlıkların haklarının korunacağı, temel ihtiyaçların karşılandığı ve bölgeye tehdit oluşturmayan bir Suriye hedeflediklerini vurguladı. Şam yönetimine de bu beklentileri ilettiğini sözlerine ekledi.
Muhaliflerin söylemleriyle eylemlerinin tutarlı olduğunu gözlemlediklerini belirten Bakan Fidan, bölge ülkelerini Suriye meselesinde ortak bir çaba göstermeye çağırdı ve yapıcı bir yaklaşımla mutlu bir sonuca ulaşmanın mümkün olduğunu ifade etti.
ŞAM BÜYÜKELÇİLİĞİ
Şam’daki büyükelçiliğin tüm diplomatik kadrosuyla birlikte yarın açılacağını duyurdu.
RUS ÜSLERİ
Rus üsleriyle ilgili olarak, Rusya’nın Suriye’deki taktik unsurlarını çektiğini ve muhtemelen hava unsurlarını da geri çekeceğini, ancak durumu takip etmeye devam edeceklerini belirtti.
İSRAİL’İN SURİYE İŞGALİ
İsrail’in Suriye’deki askeri varlığı ortadan kaldırmaya çalıştığını, ancak Türkiye’nin İsrail’e provokasyonlardan vazgeçmesi uyarısında bulunduğunu ve hava ve kara operasyonları için alan açılmasını istediğini açıkladı.
"YPG’NİN ZEMİNİ DARALIYOR"
YPG ile ilgili olarak ABD ile tamamen karşıt bir konumda olduklarını, diplomatik ve askeri operasyonlar yürüttüklerini dile getiren Bakan Fidan, Rusya ve İran’ın varlığının YPG’ye destek sağladığını ancak bu desteğin artık azaldığını belirtti. Şam yönetiminin atacağı adımlarla YPG’nin eskisi gibi zemin bulamayacağını düşündüğünü, YPG’nin yok edilmesinin stratejik bir hedef olduğunu ve ya kendilerini feshetmeleri ya da feshedilmeleri gerektiğini vurguladı.
DEAŞ VE İKİYÜZLÜ TUTUM
Avrupa’nın DEAŞ tutuklularına ilişkin ikiyüzlü tutumunu eleştiren Bakan Fidan, Avrupa ülkelerinin kendi vatandaşlarını geri alması gerektiğini, PKK/YPG’nin DEAŞ tutuklularını şantaj malzemesi olarak kullandığını ve ABD ile Avrupa’nın buna izin verdiğini belirtti. Yeni Suriye hükümetiyle DEAŞ tutukluları sorununu çözmeyi hedeflediklerini vurguladı. PKK/YPG’nin DEAŞ üzerinden uluslararası topluma şantaj yapmasının kabul edilemez olduğunu, DEAŞ ile mücadele adı altında gardiyanlık yaptıklarını ve artık Suriye’nin kendi milli hükümetinin olduğunu sözlerine ekledi.
News
