Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine bağlı Gülpınar köyündeki Apollon Smintheus Kutsal Alanı’nda yürütülen arkeolojik kazılarda 1700 yıllık vazo, çanak ve çömlek kalıntıları keşfedildi. Bu buluntular, şehrin geçmişine ışık tutuyor.
Kazı Başkanı Doç. Dr. Davut Kaplan, bulunan eserlerin Romalıların bölgedeki üretim ve tüketim alışkanlıkları hakkında bilgi vereceğini belirtti. “Yaşam alanlarında, Romalıların üretim tekniklerini de araştırıyoruz. En yaygın buluntular, her zaman olduğu gibi çanak çömlek parçaları” dedi.
Gülpınar köyündeki Apollon Smintheus Kutsal Alanı’nda 1980 yılından beri süren kazı ve restorasyon çalışmaları, bu yıl yaklaşık 15 kişilik bir ekip tarafından Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Davut Kaplan liderliğinde devam ediyor.
Doç. Dr. Davut Kaplan, 28 Ağustos’ta hayatını kaybeden Prof. Dr. Coşkun Özgünel’i anarak, “Üzüntümüz büyük. Başta ailesi olmak üzere, sevenleri, arkadaşları, öğrencileri ve yetiştirdiği bilim insanlarını kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Hocamızın kazısına devam etmek, onun çalıştığı, gezdiği, oturduğu her yerde olmak çok zor” dedi.
‘HER BİR PARÇA DEĞERLİ’
Doç. Dr. Kaplan, “Çalışmalarımız, Smintheus Kutsal Alanı’nın en uzak noktasındaki nekropol ve yaşam alanlarının kesiştiği yerde yoğunlaştı. Ortaya çıkan mezarları titizlikle açıp belgeliyoruz. Aynı zamanda, Smintheus’un son döneminde Hristiyan Romalıların yaşadığı yerleri de araştırıyoruz. En yaygın buluntular, çanak çömlek parçaları. Bunlar, insanlık tarihi kadar eski. Bulduğumuz sağlam vazo, oldukça önemli bir buluntu. Çünkü bu bölgede, Hristiyan Roma döneminde pagan kültürü yok edildi. Her bir parça çok değerli.” dedi.
‘DİN DEĞİŞEBİLİR ANCAK EŞYA ÇOĞU KEZ AYNIDIR’
Doç. Dr. Davut Kaplan, kazı çalışmalarının yapıldığı bölgenin Roma İmparatorluk Çağı ve Geç Antik Çağ yerleşimi olduğunu belirterek, “Burada yaşayanlar, genelde yerli halk olarak kabul edilir. Çanak, çömlek parçaları yaşam alanlarında, evlerde ve mutfaklarda sıkça bulunuyor. Ancak sağlam değiller. En sağlam vazolar, genellikle su kuyularında bulunuyor. Bu nedenle, toprak tabakasının arasından çıkan yonca ağızlı testi ve özgün vazo tipleri, özellikle mutfak malzemeleri açısından önemlidir. Binlerce yıl öncesine dayanan testi formlarında çok az değişim görüyoruz. 1500-1700 yıl öncesine ait bu vazolar, geleneksel kültür unsurlarını da yansıtıyor. Din değişebilir, ancak eşyalar çoğu zaman aynı kalır.” dedi.
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Kültür Sanat
Davut Kaplan Arkeoloji Çanakkale Gülpınar Ayvacık Kültür Kültür Sanat Güncel Haberler
News
