Ankara Ticaret Odası (ATO), sürdürülebilirlik raporlama standartları ve şirketlerin çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) konularını ele alan ‘Sürdürülebilirlik ve Sınırda Karbon Düzenlemesi Semineri’ düzenledi.
ATO, üyelerini yeşil dönüşüm sürecine hazırlamak amacıyla Yeşil Mutabakat, sınırda karbon düzenlemesi, sürdürülebilirlik raporlama standartları ve şirketlerin ESG konularına odaklanan ‘Sürdürülebilirlik Dünyasındaki Son Gelişmeler ve Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması ve Gümrük Uygulamaları’ başlıklı bir seminer düzenledi. ATO Başkanı Gürsel Baran, açılış konuşmasında ATO’nun 170.000 üyesiyle Türkiye’nin en büyük sivil toplum kuruluşlarından biri olduğunu vurguladı. ATO’nun inşaattan turizme, sağlıktan bilişime, finanstan enerjiye kadar birçok sektörü temsil eden 68 meslek komitesiyle çalışmalar yürüttüğünü ve üyelerinin talep, sorun, görüş ve önerilerini yakından takip ettiğini belirtti.
“Avrupa Birliği bizim en büyük ticari ortağımızdır,” diyen Baran, dünyanın karşı karşıya olduğu en büyük sorunlardan biri olan iklim krizinin iş dünyasını da etkilediğini vurguladı. Paris İklim Anlaşması’nı imzalayan ülkelerin sera gazı emisyonlarını azaltmak için bir dönüşüm sürecine girdiğini hatırlattı. Baran, “Avrupa Birliği bizim en büyük ticari ortağımız ve harekete geçti. 2030 yılına kadar mevcut karbon seviyesini %55 azaltmayı ve 2050 yılında ‘karbon nötr’ olmayı hedefliyor. Yani 2050 yılında hiç karbon emisyonu olmayacak,” dedi.
“Avrupa Birliği’nin 2050 yılına kadar sıfır karbon hedefi var,” diyen Baran, hemen her hafta dünyada aşırı yağış, sel, kuraklık, yangın gibi haberler duyduklarını hatırlattı. “Sürdürülebilirlikten uzaklaştık ve gelecek nesiller için büyük bir sorun yaratıyoruz. Bu yüzden bugün bu konuya sahip çıkmak hepimizin görevi. Avrupa Birliği, 2050 yılına kadar sıfır karbon hedefine ulaşmak için sınırda karbon uygulaması adı altında bir yol haritası belirledi. Bu uygulamanın esasları geçen yılın ekim ayında başlayan ve 2025 yılına kadar devam edecek bir çalışma ile belirleniyor. 2026 itibarıyla sınırda karbon uygulaması hayata geçecek. Bunun bizim için çok önemli olduğunu hepimiz biliyoruz. Ticaretimizin yaklaşık %40’ını Avrupa Birliği ile yapıyoruz ve 206 milyar avroluk bir ticaret hacmimiz var,” dedi.
“Üreticimiz, Avrupa Birliği’nin emisyon hedeflerini tutturamadığında ticaret zarara dönüşecek,” diyen Baran, sınırda karbon uygulamasının Avrupa Birliği ile olan ticareti doğrudan etkilediğini vurguladı. “2026 itibarıyla bu uygulama hayata geçtiğinde, bizim üreticimiz Avrupa Birliği’nin belirlediği emisyon hedeflerini tutturamazsa, zaten kısıtlı bir karlılıkla yapılan ticaret zarara dönüşecek. İhracatımızdan zarar ediyor olacağız,” dedi.
“Belirlenen emisyon oranlarını tutturamazsak, ürettiğimiz ürünlerde sınırda karbon uygulaması nedeniyle cezalara maruz kalacağız,” diyen Baran, verilen emisyon oranlarından daha düşük bir oranda üretim yapmaları durumunda kar ettiklerini vurguladı. “Demir çelik, alüminyum, çimento, gübre, elektrik ve hidrojen sektörleri şu anda belirlenen sektörlerin içinde yer alıyor. Ancak hazır giyim ve tekstil sektörünün de yakından etkileneceğine dair haberler var. Tekstil sektörü de bu durumdan rahat değil. Birçok sektör, bu uygulamalarla istenilen oranları tutturamazsa, ürettiğimiz ürünlerde sınırda karbon uygulamasıyla ilgili cezalandırılacağız,” dedi. – ANKARA
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Ekonomi Ankara Ticaret Odası Avrupa Birliği Gürsel Baran Ekonomi Türkiye ankara Enerji Tarım Çevre Yaşam”
GÜNDEM
40 dakika önceGENEL
50 dakika önceGENEL
52 dakika önceGENEL
1 saat önceGENEL
1 saat önceGENEL
1 saat önceGENEL
3 saat önceGüvenliğiniz bizler için önemli. Bu yüzden gizlilik politikası sayfamızı inceleyiniz.