Almanya, Avrupa’nın en büyük ekonomisi olarak, 23 Şubat’ta beklenmedik bir erken genel seçime sürüklendi. İktidardaki Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) ortağı Hür Demokratlar’ın hükümetten çekilmesiyle güvenoyu kaybeden Başbakan Olaf Scholz, siyasi krize çözüm bulmak ve yeni bir hükümet kurabilmek için erken seçime gitti. Ancak kamuoyu yoklamaları, bu hedefine ulaşmasını pek mümkün göstermiyor.
Son anketlere göre, muhafazakar CDU/CSU ittifakı %29,2 ile aşırı sağcı AfD’yi 8 puan geride bırakıyor. Ancak Friedrich Merz liderliğindeki CDU/CSU, %30’ların altına gerileme eğiliminde.
Aşırı sağcı AfD ise Haziran 2024’ten beri %4,6’lık bir yükselişle, ikinci sıradaki yerini sağlamlaştırdı.
Geçtiğimiz federal seçimden bu yana %12,1 oy kaybeden SPD ise, şu an üçüncü sırada yer alıyor.
Almanya’da iki büyük merkezci parti bulunuyor: Başbakan Scholz’un liderliğindeki merkez sol SPD ve muhalefetteki sağ muhafazakar CDU/CSU ittifakı.
Son yıllarda her iki partinin de desteği azalırken, Yeşiller ve aşırı sağcı AfD gibi daha küçük partiler güçleniyor.
SPD, CDU/CSU, Yeşiller ve AfD, şansölyelik için aday gösterdiler.
Hükümeti düşüren Hür Demokratlar (FDP), solcu Die Linke ve Wagenknecht İttifakı (BSW) de seçim yarışında; ancak kamuoyu yoklamaları, bu partilerin parlamentoya girmek için gerekli olan %5 barajını geçme konusunda oldukça zor durumda olduklarını gösteriyor.
Dörtlü Tartışma
Seçime bir hafta kala, SPD, CDU/CSU, Yeşiller ve AfD’nin şansölye adayları canlı bir televizyon tartışmasında karşı karşıya geldi.
Friedrich Merz, Olaf Scholz, Robert Habeck ve Alice Weidel’in katıldığı tartışmada; ekonomi, Ukrayna savaşı, göç ve ABD’nin rolü gibi konular ele alındı.
Ukrayna tartışmasında, CDU’nun adayı Merz, Almanya’nın tarafsız olmadığını ve Ukrayna’nın yanında yer aldığını vurguladı.
AfD adayı Weidel ise, seçimi barış ve savaşın belirleyeceğini savunarak, Rusya yanlısı görüşleriyle ve AB’nin mevcut politikalarıyla ters düştü.
Merz, Ukrayna’ya Taurus füzeleri gönderme önerisine karşı çıktı ve ABD Başkanı Trump’ın barış girişimlerini destekledi.
Yeşiller adayı Habeck, AfD hariç tüm partilerin Ukrayna’ya destek konusunda hemfikir olduğunu belirtirken, Merz de bu görüşü paylaştığını ifade etti.
Ekonomi Odaklı Tartışmalar
İki yıldır zayıf büyüme gösteren Alman ekonomisi, tartışmaların merkezinde yer aldı.
Merz, ekonomik sorunların çözümünün bürokrasiyi kontrol altına almak olduğunu savundu. Ayrıca, önceki hükümetin nükleer santralleri kapatma kararının enerji maliyetlerinin artmasına neden olduğunu iddia etti.
Weidel, Merz’in görüşlerini destekleyerek nükleer enerji, kömür ve doğalgaza desteğini dile getirdi ve yeşil enerji geçişinin fiyatları yükselttiğini öne sürdü.
Ekonomi Bakanı Habeck ise, Almanya’nın ekonomik zayıflığının nedenini ucuz Rus gazının yokluğuna ve daralan ihracat pazarlarına bağladı. Habeck, yüksek enerji fiyatlarında Rus gazına olan bağımlılığın büyük rol oynadığını ve Putin’i sorumlu tuttu.
Habeck, Almanya’nın daha az bürokrasiye ve altyapı yatırımlarına ihtiyaç duyduğunu, ayrıca zengin ve fakir arasındaki uçurumun arttığını belirtti.
SPD adayı Scholz, yüksek enerji fiyatlarının sorumlusunun Rusya’nın işgali olduğunu söylerken, hükümetin verdiği tepkiyi savundu ve en yüksek fiyatların sona ereceğini iddia etti.
JD Vance ve Donald Trump’ın Etkisi
Scholz, ABD yönetiminin Münih Güvenlik Konferansı’nda Weidel ile görüşüp kendisiyle görüşmemesinden olumsuz etkilendi.
Weidel, partisinin hem ABD hem de Çin ile iyi ilişkiler kurmaya açık olduğunu belirtti ve Vance’in Avrupa demokrasilerinin aşırı sağ partilere karşı güvenlik duvarlarına yönelik eleştirilerini destekledi.
Merz, Vance ile olan anlaşmazlıkta net bir tutum sergileyerek, bir Amerikan başkan yardımcısının kiminle görüşeceğine karar veremeyeceğini söyledi ve ABD seçim sonuçlarını kabul ettiğini belirtti.
Habeck ise Trump yönetiminin Batı dünyasının değerlerine karşı bir saldırı başlattığını ve ABD’yi Putin ile anlaşmakla suçladı.
Habeck, “Herkesin bununla bir sorunu olmalı” dedi.
Merz Tartışmadan Galip Çıktı
Forsa anketine göre, Merz tartışmadan %32’lik bir destekle galip çıktı.
Ankete katılanların %34’ü Habeck’i en sempatik aday olarak görürken, Merz %23 ile ikinci sırada yer aldı. Ancak Merz’e ülkeyi yönetme konusunda güvenenlerin oranı (%42) Habeck’e güvenenlerden (%13) çok daha yüksekti.
Tüm partiler AfD ile koalisyon kurmayı reddederken, Merz, SPD ve hatta Yeşiller ile koalisyon olasılığını açık tuttu.
News
