Kocaeli’nin İzmit ilçesinde 67 yıldır yorgancılık yapan İsmail Çevikel, geleneksel zanaatinin mirasını yaşatıyor ve modern teknolojilere karşı direncini gösteriyor. Renkli yorganlarıyla müşterilerine ulaşan Çevikel, el işçiliğinin hala değerini koruduğuna inanıyor.
Cedit Mahallesi’nde dükkanı bulunan 79 yaşındaki İsmail Çevikel, 12 yaşında bu mesleğe adım attı. Yıllar boyunca özenle işlediği yorganlarla müşterilerinin beğenisini kazandı. Yaşlılığına rağmen ellerinden iğne ipliğini bırakmayan Çevikel, 4 çocuğunu bu meslekten kazandığıyla büyüttü.
Çevikel, ilk iş yerini Çukurbağ’da bir arkadaşıyla birlikte açtığını anlatıyor. “Yaşımız tutmadığı için başkasının adına açmıştık ve askeriyenin yatak ihalesini almıştık. 3 ayda tamamladık ve kendi işimize başladık. O günden beri devam ediyoruz” diyor.
“Hem okudum hem çalıştım” diyen Çevikel, küçük yaşta hem yorgancılığa hem de eğitimine devam ettiğini anlatıyor. Ortaokulu ve liseyi tamamlayan Çevikel, evlenip 4 çocuk sahibi olmuş. Büyük oğlu diş hekimi, bir diğer oğlu ise kamu yönetimi mezunu ve polislik için çalışıyor. Kızı mali müşavir, en küçük kızı ise çevre yüksek mühendisi.
Yorgan dikiminde malzemeler çok önemli. Çevikel, pamuk, orlon ve yün gibi malzemeler kullandığını belirtiyor. “En değerli malzemem merinos yünü. Müşteri kendi yününü getirirse de onunla dikim yapıyorum. İplik zayıf olursa gerildiğinde yorgan yırtılır. Elyaf yıkanabilir ama rahat değil. Pamuk ve hakiki yün daha değerli, ömür boyu kullanılabilirler. Kumaş yırtılabilir veya lekelenebilir, yenisini diktirirsiniz. Ama yıkanabilen yorganlar için bu şans yok” diyor.
Yün ve pamuk yorganın yıkanmaması gerektiğini vurgulayan Çevikel, “Yorgan nevresimsiz, çarşafsız kullanılmaz. Yıkanabilir ama yün yorganı yıkarsanız keçeleşir. Dikim süresi modeline göre değişir. Basma yorganları 1 günde dikilir, bazıları 2, bazıları ise 4 günde dikilir. Her model çabuk bitmez” diye açıklıyor.
“Talep çok” diyen Çevikel, yorgancılığın çırak yetiştirmenin zorlaştığı mesleklerden biri olduğunu söylüyor. “Dünya ayakta kaldığı müddetçe bu meslek ölmez. Terzilik ölmez, yorgancılık ölmez. Bunların piri var, terziliğin, demircinin… Piri olan meslekler ölmez. Şu anda 20 orlon ve 80 yün yorganın dikilmesi gerekiyor. Talep çok” diyor.
Fabrika üretimi yorganların el işçiliği yorganlara göre daha rahatsız edici olduğunu belirten Çevikel, “Fabrika yorganlarında elyaf kullanılır. Ben pamuk, yün ve orlon kullanıyorum. Fabrika yorganları elyaftır, çünkü pamuk yorganda makine çalışmaz. İçindeki malzeme sentetik, ter yapar, rahat değil. Yün ise sağlık açısından çok rahat. Fiyat olarak makine yorganları 600 lira, el dikişi yorganların fiyatları ise en düşük 1000 lira” diyor.
Yerel Haberler Kültür Sanat Ekonomi kocaeli Yerel Yaşam
News
