Türk Devletleri Teşkilatı’nın Geleceği Güçleniyor
Türk Devletleri Teşkilatı'nın (TDT) geleceğinin daha da güçlü olacağına dair umutlu mesajlar, TDT'ye ilişkin görüşmeler sırasında dile getirildi.
Azerbaycan Dışişleri Bakan Yardımcısı Elnur Mammadov, Kırgızistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Aybek Moldogaziyev ve Özbekistan Dışişleri Bakanlığı'ndan diplomat Nuriddin Ubaydullayev, TDT'nin önemini vurgulayan açıklamalarda bulundu.
Mammadov, Nahçıvan Anlaşması'nın 15. yıl dönümünün ve Türk Devletleri İşbirliği Günü'nün büyük bir önem taşıdığını belirtti. 3 Ekim 2009'da imzalanan bu anlaşmanın, Türk devletleri için önemli bir dönüm noktası olduğuna dikkat çekti.
TDT ülkeleri liderlerinin siyasi iradesinin, teşkilatın büyümesinde belirleyici rol oynadığını vurgulayan Mammadov, TDT'nin siyasi, ekonomik ve ticari alanlarda faydalı bir iş birliği platformu olduğunu dile getirdi.
Mammadov, TDT'nin diğer uluslararası örgütlerle yakın ilişkiler kurduğunun altını çizerek, Şuşa'da imzalanan "Karabağ Deklarasyonu"nun teşkilata yeni bir ivme kazandırdığını belirtti.
"Çok taraflı ilişkilerimizi derinleştirmeliyiz"
Kırgızistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Moldogaziyev, ülkesinin TDT'nin kuruluşundan bu yana aktif bir üye olduğunu hatırlattı ve Nahçıvan Anlaşması'nın 15. yılını kutladı.
Ülkeler arasındaki yakın ilişkileri vurgulayan Moldogaziyev, Kırgızistan'ın, 6 Kasım'da Bişkek'te düzenlenecek olan 11. Devlet Başkanları Konseyi Zirvesi'ne ev sahipliği yapacağını hatırlattı.
TDT'nin gündemindeki konuların, Ankara'daki toplantıda ve Bişkek'teki zirvede ele alınacağını belirten Moldogaziyev, teşkilatın ticaret, ekonomi, yatırım, ulaşım ve lojistik alanlarında iş birliğini güçlendirmeye odaklandığını belirtti.
"Bu örgütün geleceği oldukça iyimser, çok taraflı ilişkilerimizi güçlendirmeli ve derinleştirmeliyiz." diyen Moldogaziyev, TDT'nin geleceğinden umutlu olduğunu ifade etti.
Teşkilatın mekanizmaları güçleniyor
Özbekistanlı diplomat Ubaydullayev, TDT ailesini Nahçıvan Anlaşması'nın 15. yılı ve TDT İşbirliği Günü nedeniyle kutladı.
Ubaydullayev, TDT'nin Türk halklarının ortak tarihine, diline, kültürüne ve geleneklerine dayanarak hareket ettiğini ve karşılıklı güven, karşılıklı fayda ve eşitlik prensiplerine dayalı olarak ortak kalkınmaya yöneldiğini belirtti.
Teşkilatın mevcut mekanizmalarının güçlendiğini ve işbirliği potansiyelinin arttığını belirten Ubaydullayev, TDT'nin liderler tarafından yapılan anlaşmaların uygulanmasına olanak sağladığını ifade etti.
TDT'nin uluslararası arenada tanınmaya başladığını ve örnek teşkil ettiğini belirten Ubaydullayev, Özbekistan'ın TDT çerçevesinde kardeşlik bağlarıyla bağlı olan Türk devletleriyle müttefiklik ilişkilerini güçlendirmeye önem verdiğini söyledi.
TDT
İlk adı "Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (kısaca Türk Keneşi-Türk Konseyi)" olan TDT, 3 Ekim 2009'da Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkiye tarafından imzalanan Nahçıvan Anlaşmasıyla kuruldu.
Ortak tarihi ve kültürel değerlere sahip Türk dünyasının entegrasyonunu hedefleyen TDT, ekonomiden politikaya, eğitimden kültüre, savunmadan güvenliğe kadar çeşitli alanlarda iş birliğini teşvik ediyor.
Bölgesel ölçekte tanınırlığı artan TDT, 15 yılda yaklaşık 160 milyon nüfusa sahip üye ülkeleriyle Türk dünyasının jeopolitik konumunu güçlendiren uluslararası bir teşkilat haline geldi.
Kaynak: AA / Gökhan Çeliker - Güncel