Suriye’de 4 bin kişinin ismi 'şüpheli' listesinde: Yargılanmaları isteniyor | Dış Haberler
Birleşmiş Milletler’e bağlı araştırmacılar, Suriye’de ciddi suçlar işlediğinden şüphelenilen 4 bin kişilik gizli bir liste hazırladı. Bu listedeki kişilerin, Esad rejiminin düşmesiyle birlikte en üst düzeyde hesap verme sürecine tabi tutulması umut ediliyor. Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaş, birçok savaş suçuna ve insan hakları ihlaline sahne oldu.
Esad rejiminin çöküşünün ardından kurulan geçici Suriye hükümeti, işkence ve insan hakları ihlallerine karışanları adalete teslim etme sözü verdi. On binlerce kişinin kaybedildiği veya rejim hapishanelerinde işkence gördüğü gerçeği, bu sözün ağırlığını vurguluyor.
Uluslararası Bağımsız Suriye Araştırma Komisyonu, çatışmanın başlangıcından beri topladığı kanıtlar ışığında, suçluları tespit etmek için bir liste oluşturdu. Komisyon yetkilileri, bu listede yaklaşık 4000 kişinin yer aldığını açıkladı.
Bu kişilere ilişkin ayrıntılar, ulusal ve uluslararası mahkemelerle paylaşıldı. Bugüne kadar 50'den fazla savaş suçu ve insanlığa karşı suç mahkumiyeti elde edilmiş olsa da, rejimin üst düzey yetkilileri henüz adalet önüne çıkarılamadı.
Hapishanelerdeki dehşet ve tanıklıklar
Rejimin yıkılmasının ardından açılan hapishanelerdeki koşullar, Komisyonun uzaktan topladığı bilgileri doğruladı.
Sednaya gibi kötü şöhretli hapishanelerde yapılan araştırmalar, mahkumların karanlık, penceresiz hücrelerde yıllarca tutulduğunu ortaya koydu.
Komisyon, bu durumun Suriye'de derin bir ulusal travma yarattığını belirterek, sorumluların yargılanmasının hayati önem taşıdığını vurguladı.
Delil ve arşivlerin korunmasının önemi
Komisyon, kanıtların ve belgelerin güvenliğinin son derece önemli olduğunu açıkladı.
Bu belgelerin tahrip edilmeden, yer değiştirilmeden veya kaybolmadan korunması gerektiği vurgulandı.
Suriye'de işlenen suçlar, uluslararası hukukta savaş suçu ve insanlığa karşı suç olarak sınıflandırılıyor ve bazı durumlarda soykırım suçlarını da içeriyor.
Uluslararası adalet mekanizmalarının rolü
Komisyon, uluslararası ceza mahkemelerinin bu suçları incelemesi çağrısı yaparken, ulusal bir hesap verebilirlik mekanizmasının kurulması gerektiğini belirtti.
Yetkililer, Suriye'deki insan hakları ihlallerinin kapsamlı bir şekilde araştırılmasının ve adaletin sağlanmasının insanlık için büyük bir sorumluluk olduğunu ifade etti.
Rejimin düşüşünün ardından Suriye'de adaletin tesis edilip edilemeyeceği, hem ulusal hem de uluslararası arenada önemli bir sınav olarak karşımızda duruyor.