Suriye istihbaratından sızan belgeler: Iraklı siyasetçilerin kirli geçmişi ortaya saçılıyor | Dış Haberler

1970'lerin sonlarından itibaren Suriye'nin başkenti Şam, Irak'taki siyasi ve hükümet sahnesinde belirleyici bir merkez oldu. Özellikle eski Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'e muhalif olan birçok kişi, burada toplanarak siyasi faaliyetler yürüttü. Eski Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad, başta Dava Partisi ve Yüksek İslam Konseyi liderleri olmak üzere, Irak'taki çeşitli Şii İslami akımların temsilcilerini himaye etti.

Suriye’nin 235. Şube ve Siyasi Güvenlik Şubesi istihbarat birimleri, 2003 ABD işgalinden sonra Irak yönetimini ele geçiren muhaliflerle yakın ilişki içindeydi. Bu kurumlar, Irak muhalefetinin önemli bir aktörüydü.

Son günlerde ortaya çıkan, Suriye istihbaratına ait olduğu iddia edilen belgeler, Nuri el-Maliki ve İzzet eş-Şabander gibi önde gelen Iraklı siyasetçilerin Suriye istihbaratı ile iş birliği yaptıklarına dair bilgiler içeriyor. Ancak bu iddialar henüz bahsi geçen siyasetçiler tarafından doğrulanmadı veya yalanlanmadı.

Suriye’nin yeni yönetiminin, eski rejimle bağlantılı Iraklılara ait mülklere el koyduğuna dair söylentiler de Irak’ta yayılıyor. Bu iddiaların doğrulanması için Şam’dan henüz bir açıklama yapılmadı.

Muhaliflerin Şam'daki Varlığı

1980-2003 yılları arasında, yaklaşık 200 Şii Iraklı muhalif, ağırlıklı olarak İslamcı eğilimli, Şam'da ikamet ediyordu. Hafız ve Beşar Esad yönetimleri döneminde bu muhaliflerin faaliyetleri, Suriye istihbaratının denetiminde yürütüldü.

2003 sonrası ABD işgalinin ardından durum daha da karmaşıklaştı. Suriye, farklı ülkelerden Irak’a girmeye çalışan aşırı gruplar için başlıca geçiş noktası haline geldi. Şam’daki Şii Iraklı siyasi figürler, daha önce yaptıkları açıklamalarda çalışmalarının sadece Saddam Hüseyin’e karşı olduğunu ve Irak güvenliğini hedeflemediklerini dile getirmişlerdi. Ancak sızdırılan belgelerde, bu açıklamalarla çelişen bilgiler yer alıyor.

Belgelerin Siyasi Yansımaları

Iraklı siyasi kaynaklar, Suriye istihbaratının Iraklı siyasetçiler hakkındaki bilgi sahibi olmasını “normal” karşılıyor. Bir kaynak, belgelerin yayınlanmasının bazı isimler için utanç verici olabileceğini ve onların muhalif değil, Suriye istihbaratına çalışan kişiler olduğunu ortaya koyabileceğini ifade etti. Ayrıca belgelerin, 1980'ler ve 1990'lardaki sabotaj olayları ve patlamalar hakkında bilgi sağlayabileceği belirtiliyor. Bu belgelerin, siyasi veya mali şantaj aracı olarak kullanılabileceği de endişesi dile getiriliyor.

Sosyal medyada, İzzet eş-Şabander’e ait olduğu iddia edilen bazı ifadeler de dolaşımdadır.

Mülk El Koyma İddiaları

Eski milletvekili ve Suriye rejimiyle yakınlığıyla tanınan Mişan el-Cuburi, Şam’daki mülklerine el konulduğu iddialarını yalanladı. Cuburi, Saddam Hüseyin rejiminin yıkılışından sonra yaşanan kaosa benzer bir durum yaşanmadığını ve Şam’daki sarayını 2019'da sattığını, Erbil'de ise daha büyük bir saray inşa ettirdiğini açıkladı.

Irak-Suriye İlişkilerinin Karmaşıklığı

Iraklı araştırmacı İyad ed-Duleymi, 1980'ler ve 1990'larda Iraklı muhaliflerin Suriye'de bulunmasının insani nedenlerden değil, Suriye rejiminin çıkarları doğrultusunda olduğunu söyledi. Duleymi, Suriye rejiminin baskıcı yapısı ve Saddam rejimiyle olan düşmanlığı nedeniyle, Iraklı muhaliflerin çoğunun Suriye istihbaratına hizmet ettiğini ve ortaya çıkan belgelerin de bunu doğruladığını belirtti.

Duleymi, belgelerin sızdırılmasının Iraklı siyasetçiler için büyük bir endişe kaynağı olduğunu; çünkü belgeler sadece içeriğiyle değil, bu isimlerin geçmişte birbirlerini ihbar ederek Suriye yönetimiyle iş birliği yapmalarını da ortaya çıkarabileceği için tehlikeli olduğunu vurguladı. Bu belgelerin, Iraklı siyasetçilerin Suriye rejimiyle ilişkilerine dair birçok skandalı gündeme getirebileceğini ekledi.

Benzer Videolar