"Sarı Kanarya" adını verdiği kağıt toplama aracıyla hayalindeki kamyon için ter döküyor
Ankara'da hurda bir aracı süsleyerek 20 yıldır kağıt toplayan Şafak, “Akdereli Şafak” olarak biliniyor. Hayali, kendi kamyonuna sahip olmak ve bunun için her gün yollara düşüyor.
37 yaşındaki Şafak Özdemir, kağıt toplamakla geçimini sağlıyor ve çocukluğundan beri kamyon sahibi olmayı hayal ediyor.
Fanatik bir Fenerbahçe taraftarı olan Şafak, yıllar içinde aracıyla yaptığı değişiklikler sayesinde onu modifiyeli bir kamyona dönüştürdü.
Aracına "Sarı Kanarya" adını veren Şafak, dört kornası, geri vites sensörü, sinyal ve dörtlü lambalarıyla her sabah yola koyuluyor. Modifiye edilen araç 220 kiloya kadar yük taşıyabiliyor ve Şafak kilometrelerce yol kat ederek geçimini sağlıyor.
Yola çıktığında herkesin dikkatini çeken Şafak'ın aracındaki aksesuarların çoğunu mahallesindeki esnaf hediye etti. "Sarı Kanarya"sına çok düşkün olan Şafak, esnafın desteğiyle aracının bakımlarını aksatmadan yapıyor.
Yaklaşık 2 yıl önce çalışırken bir aracın çarpması sonucu uzun süre hastanede yatan Şafak, iyileştikten sonra aracına sinyal ve kornalar taktırdı. Trafikte fark edilmek için yaptığı bu değişikliği, trafikte daha görünür olmak amacıyla gerçekleştirdiğini açıkladı.
“Buna harcadığın parayla araba alırdın”
Şafak, AA'ya yaptığı açıklamada, çocukluğunda gördüğü kamyonların kendisini etkilediğini, aracını süslemeye bu şekilde başladığını ve bir arkadaşının kamyoncu babasından da yardım aldığını söyledi.
İmkanı oldukça kağıt toplama aracına aksesuarlar taktığını belirten Şafak, "Çocukluğumda gördüm. Kamyonlara led, yazı ve korna takılıyordu. Bende heves ettim. İmkanım oldukça alabildiğimi aldım." dedi.
Çevredeki esnafın kendisine çok yardımcı olduğunu belirten Şafak, hediye edilen aksesuarların kendisini çok mutlu ettiğini söyledi.
Aracının çok dikkat çektiğini söyleyen Şafak, "Bazıları 'Arabaya motor taksaydın. Buna harcadığın parayla araba alırdın' diyor. Buna harcadığım parayla arabanın jantını alamazdım." dedi.
“Kornaya basınca tır geldi sanıyorlar”
Esnafın kendisini çok sevdiğini ve her zaman destek olduğunu belirten Şafak, aracının bakım ve arızaları için onlardan yardım aldığını anlattı.
Trafikte araçların bazen kendisine yol vermediğini dile getiren Şafak, "Bu benim ekmek teknem. Yolda bazen araçlar beni sıkıştırıyor. Yüküm de ağır oluyor. Yol vermeyince korna çalıyorum. Kırmızı ışıkta geçecek yer yok. Mecbur beklemek zorunda kalıyorum. Yeşil ışık yanınca arabalar gitmiyor. Kornaya basınca tır geldi sanıyorlar ve yolu açıyorlar." dedi.
Aracına yeni aksesuar eklemenin kendisini çok mutlu ettiğini anlatan Şafak, bunun kendisi için bir tutku olduğunu ve aracının eksiklerini giderince rahat uyuyabildiğini söyledi.
Her sabah "Allah'ım işimi gücümü rast getir" diyerek yola çıktığını söyleyen Şafak, malzemelerini hazırladıktan sonra aracını garajdan çıkararak işe başladığını belirtti.
Çalışma saatlerini yorgunluk durumuna göre belirlediğini bildiren Şafak, yorgun olmadığında 21.00-22.00'ye kadar, yorulduğunda ise yaklaşık saat 20.00'ye kadar çalıştığını anlattı.
Yokuşlarda zorlandığında çevredekilerin yardım ettiğini belirten Şafak, "Arabamın boş hali 223 kilo. Yokuş çıkarken sokaktaki gençler beni görüp yardım ediyorlar. Yol düz olursa 'Gençler yorulduysanız arabaya binin' diyorum. Gidecekleri yere götürüyorum." dedi.
“17 yaşında sokaklarda kağıt toplamaya başladım”
Anne ve babasının ayrılması nedeniyle 11 yaşına kadar babaannesinin kendisine baktığını, ardından babasının ikinci evlilik yaptığını ifade eden Şafak, "17 yaşında sokaklarda kağıt toplamaya başladım. Benim kağıttan kazandığım parayı onların evinde kalıyorum diye üvey annem aldı. Daha sonra baktım olmuyor annemin yanına gittim. Bir süre sonra da askere gittim. Hayalim başımı sokacak bir evim olması. Doğal gazı ve kombisi olsun. Bir de ufak bir mutfağı olsun. Allah nasip ederse kasalı bir kamyonum ve ehliyetim olsun." dedi.
“Arabamın adını Sarı Kanarya koydum”
Kendisinin "hasta Fenerbahçeli" olduğunu ve takımının maçlarını kaçırmadığını söyleyen Şafak, "Arabamı sarıya boyadım, adını Sarı Kanarya koydum. Bir şey alırken en çok sarı olmasını isterim. Aracımın tozlukları beyazdı. Aksesuarcıya gidip sarıya kaplattım. Üstüne de mavi yazı yazdırdım." diye konuştu.
Anadolu Ajansı (AA) ekibi de Şafak'a Fenerbahçe Spor Kulübü'nün, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılını kutlamak için tasarladığı formayı hediye etti.
Formayı alan Şafak AA ekibine teşekkür etti.
“Normal bir arabaymış gibi bize gelip bakımını yaptırıyor”
Lastik ve elektrik dükkanı sahibi Murat Bağdu da mümkün olan her konuda Şafak'a yardımcı olduklarını söyledi.
Bağdu, "Lambalarını yapıyoruz. Aküsünü değiştiriyoruz. Lastiğinin bazen havalarını bile kontrol ettiriyor. Normal bir arabaymış gibi gelip, bakımını yaptırıyor. İnşallah hayalleri gerçek olur. Çok büyük hayalleri var. Kendi halinde, gariban bir çocuk. Onun hayali kamyon. Biz arabaymış gibi bakımını yapıp öyle gönderiyoruz. Aile gibiyiz." diye konuştu.
Kasap dükkanı işleten Murat Gökçe ise Şafak'ın yıllardır bölgede kağıt topladığını ve o şekilde tanıştıklarını söyledi.
Dükkanından çıkan kartonları Şafak'a verdiklerini aktaran Gökçe, şunları kaydetti:
"Şafak temiz bir çocuk. Kimseye bir zararı yok. Bir sıkıntısı olduğu zaman gelir söyler. Seviyoruz onu. Bu zamana kadar yalnız kalıp bozulmayan biri. Biz bütün esnaf sahip çıkmaya çalışıyoruz. Belli bir maaşı yok. Karton ve plastik toplayıp kazancını sağlıyor. Bu çocuğun gelip para isteyecek bir yapısı yok. Bazen elektrik parasını ödeyemiyor. Onu da isteyemiyor. Kağıda not yazar bırakır, öyle veririz. Yandaki pastanede kahvaltısını yapar, kimse para istemez. Onun bir hastalığı Fenerbahçe, bir hastalığı da tır. Bu arabayı tıra benzetmek için elinden ne gelirse yapar."
Kaynak: AA / Yusuf Soykan Bal - Güncel Yerel Haberler Ekonomi Güncel ankara Çevre Spor"