Karabük Üniversitesi Eflani Meslek Yüksekokulu’nda Atçılık ve At Antrenörlüğü Bölümü’nde görev yapan Özkan Yeşilçay, 38 yaşında. Üniversitedeki görevlerinin yanı sıra boş zamanlarında nalbantlık yapıyor. Bolu, Karabük, Düzce, Kastamonu’nun yanı sıra İstanbul, Ankara, Eskişehir ve Bilecik gibi illerde atlara nal çakıyor.
Yeşilçay, eskiden popüler olan ancak günümüzde unutulmaya yüz tutan nalbantlık mesleğini gençlere tanıtmak ve aktarmak için çaba gösteriyor. “Aylık 100 bin liranın üzerinde kazanan nalbantlarımız var. Ben şu anda kamu çalışanı olduğum için çok fazla dışarı çıkamam, ancak yine de aylık 50-60 bin lira gibi bir gelir elde edebiliyorum” diyor.
Ulaşımın atlarla sağlandığı geçmiş dönemlerde en önemli mesleklerden biri olan nalbantlık, günümüzde az sayıda usta tarafından sürdürülüyor.
Yeşilçay, üniversitede gençlere nalbantlık mesleğini tanıttıklarını ve bu mesleğe ilgi duyan öğrencileri desteklediklerini vurguluyor. “Antrenörlük okumaya gelen öğrencilerimizin yanı sıra, geçmişte çiftçilik yapmış ve bu mesleğe ilgi duyan öğrenciler de nalbantlık bölümüne yönelebiliyor. Biz onları bu alanda yetiştiriyoruz” diyor.
Yeşilçay, Batı Karadeniz bölgesinin neredeyse tamamına at nalı çakmak için gittiğini belirtiyor. “Şu anda bu bölgede profesyonel olarak nalbantlık yapan tek kişi benim. Safranbolu, Karabük, Bolu, Düzce, İstanbul ve hatta Ankara, Eskişehir gibi illere bile gidiyorum. Eskişehir’de de Bozüyük ve Bilecik’e de elimden geldiğince gitmeye çalışıyorum. Orada da zaten okullu arkadaşlarım var. Birbirimizi destekleyerek bu mesleği yaşatmaya çalışıyoruz” şeklinde konuşuyor.
Mesleğin zorluklarından bahseden Yeşilçay, “Yaz aylarında sinekler atları ve bizi çok rahatsız ediyor. Atlar hareketli olduğu için çalışmamızı zorlaştırıyor. Atlar doğal olarak ürkek ve av hayvanı oldukları için ehlileştirilmeleri gerekiyor. Bu meslek gerçekten çok büyük beden gücü gerektiriyor. Atın ön ayağını bacaklarımız arasına, arka ayağını da kucağımıza alarak çalışıyoruz. Eskiden bir kişi ayak tutarken usta çalışıyordu ama artık tek başımıza hem tutuyor hem de çalışıyoruz. Bu yüzden bel ve ayaklara çok fazla yük biniyor” diyor.
Yeşilçay, nalbantlığın unutulmaya yüz tutmuş bir meslek olduğunu ancak son yıllarda yeniden gelişmeye başladığını belirtiyor. “Avrupa’yla kıyasladığımızda çok gerideyiz. Ancak Türkiye’de atçılık özellikle yarışçılık nedeniyle çok iyi bir seviyede. Yarışlardan emekli olan atlar da binicilik kulüplerinde kullanılıyor. Şu anda nalbantlık iyi durumda ve giderek gelişiyor. Eskiden ulaşım için kullanılan atlar şimdi keyif, binicilik ve zevk için kullanılıyor” şeklinde açıklamalar yapıyor.
Profesyonel nalbantların aylık 100 bin liranın üzerinde kazanabileceğini söyleyen Özkan Yeşilçay, “Eğer bu mesleği profesyonel olarak yaparsanız ve Türkiye’de kendinizi kabul ettirirseniz, çok iyi gelir elde edebilirsiniz. Aylık 100 bin liradan fazla kazanan nalbantlarımız var. Ben şu an kamu çalışanı olduğum için çok fazla dışarı çıkamam, ancak yine de aylık 50-60 bin lira gibi bir gelir elde edebiliyorum. Malzemelerimizi genellikle yurt dışından alıyoruz, ancak son 2 yıldır nallar Türkiye’de üretilmeye başladı” diyor.
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
”
GENEL
8 saat önceGENEL
9 saat önceGENEL
10 saat önceGÜNDEM
10 saat önceGÜNDEM
10 saat önceGENEL
10 saat önceGENEL
10 saat önceGüvenliğiniz bizler için önemli. Bu yüzden gizlilik politikası sayfamızı inceleyiniz.