Karacahisar Kalesi’nde I. Murad döneminde ramazan ayı için bastırılmış bronz sikkeler bulundu

Eskişehir'in tarihi Karacahisar Kalesi'nde yapılan kazılarda, Osmanlı Devleti'nin kurucusu Osman Gazi'nin 1288 yılında fethettiği bu kalesinde, I. Murad dönemine ait özel bir keşif yapıldı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Anadolu Üniversitesi'nin ortaklaşa yürüttüğü kazılar, Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Yılmazyaşar önderliğinde gerçekleştiriliyor. Bu kapsamlı kazı çalışmaları, Cumhurbaşkanlığı kararlı, 12 aylık statüde devam ediyor.

Karacahisar Kalesi, Osmanlı Beyliği'nin kuruluş sürecinde bir şehrin nasıl inşa edildiğini göstermesi açısından büyük bir öneme sahip. Kazılarda, I. Murad'a ait ve ramazan ayı için özel olarak basılmış bronz sikkeler bulundu. Sikkelerin bir yüzünde "Murad Han-Azze nasruhu-Allah O'nu aziz yardımı ile galib kılsın" yazısı yer alırken, diğer yüzünde "Ramazan 790" tarihi yazılı. Bu sikkeler, 1388 yılına tarihleniyor.

Bu sikkelerin Osmanlı sikkeleri arasında ay ismi yazılı tek örnek olduğu tespit edildi. Bu keşif, Osmanlı tarihinin bu dönemi hakkında önemli bilgiler sunuyor.

Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kentteki kazı çalışmalarının devam ettiğini ve tarihi önemi büyük Karacahisar Kalesi'nde gerçekleştiğini belirtti.

1999 yılında ilk kez yapılan kazılarda, Karacahisar Kalesi'nin 7'nci yüzyıldan itibaren önemli bir yerleşim yeri olarak kullanıldığı belirlendi. Aksoy, "Osmanlı Devleti'nin kuruluşunda ilk hutbenin 1299 yılında burada okunduğu tarihçiler tarafından ifade ediliyor. Farklı dönemlere ait sikkelerin, kalıntıların bulunduğu kazı çalışmaları sürdürülüyor. Bu yönüyle bizim ve Eskişehir için önemli bir kale. Kazı çalışmalarının daha iyi bir noktaya taşınması için Doç. Dr. Hasan Yılmazyaşar'ın ihtiyaç duyduğu bir kazı evini, Karacaşehir Mahallesi'nde kullanılmayan bir okul binasını onararak kazı evi olarak hazırlayacağız." dedi.

Vali Aksoy, tarihsel ve kültürel değerlerin ortaya çıkarılmasının, kültür turizmiyle buluşturulmasının hem bölgenin tanıtımına hem de ekonomisine katkı sağlayacağını vurguladı ve Eskişehir Valiliği olarak kazıları desteklediklerini belirtti.

Kazı Başkanı Doç. Dr. Yılmazyaşar, temmuz ayında başlayan kazıları kasım ayı sonunda tamamlamayı planladıklarını söyledi. Geçmişte yapılan araştırmalar, Karacahisar Kalesi'nin 14'üncü yüzyılda yoğun olarak kullanıldığını ortaya koymuştu.

Yılmazyaşar, "Ancak yaptığımız çalışmalarla burada 7'nci yüzyıldan itibaren bir oluşumun kalede bulunduğunu tespit ettik. Son iki yıldan itibaren elde ettiğimiz bulgular kalede Roma Dönemi'nden itibaren sınırlı da olsa gözetleme niteliğinde bir alan olarak kullanıldığı gösterdi. Kalenin Bizanslılar tarafından aktif olarak kullanıldığını, özellikle 12'nci yüzyılda bir oluşumun bulunduğunu, daha sonra yenilenme ve dönüşümün olduğunu gösterdi." dedi.

Karacahisar Kalesi'nin Osmanlı tarihi açısından önemine değinen Yılmazyaşar, "Bizans döneminde başlayan bir yerleşim, Osmanlı'nın ilk fethi olması ve Söğüt, Domaniç'ten sonra Osmanlı iskanının bir kentte nasıl şekillendiğini göstermesi açısından önemli bir yer. Buradaki arkeoloji veriler de bizim için bu anlamda şu ana kadar sonuçları itibariyle hem dönüşümü hem de sadece kalenin değil Eskişehir'in tarihine dair bilinmeyenlere de ışık tuttu." dedi.

Yılmazyaşar, Osmanlı'nın ilk fethettiği kale olan Karacahisar'ın fethinden sonra ilk hutbe burada okunduğu, bir kadının atandığı, pazar kurulup, bir vergi uygulaması yapıldığının belirlendiğini ve Osmanlı Devleti'nin kurumsallaşma sürecinin burada oluştuğunu belirtti.

Kazı çalışmalarında farklı dönemlere ait sikkelere ulaştıklarını belirten Yılmazyaşar, "Orhan Gazi dönemine ait sikke bulduk. Daha sonra Birinci Murad döneminde kalede yoğun bir hakimiyet vardı. Çünkü o döneme ait yoğun arkeolojik bulgu var. Fatih Sultan Mehmed dönemine kadar kalede günlük yaşantı bulunuyor. Kazılarda I. Murad'a ait ramazan ayı için özel basılmış bronz sikkeler ön plana çıkıyor. Bu çok önemli bir veri. Çünkü Osmanlı sikkeleri içinde tek ay bildirilen sikke grubu. Üzerinde 'Murad Han-Azze nasruhu-Allah O'nu aziz yardımı ile galib kılsın' ifadesinin bulunması önemli. Bu sikkenin kullanıldığı dönem 1388 yılına denk geliyor. Bu tarihlerde kale çok yoğunmuş. Bu sikkenin bu kadar yoğun olması kalede yoğun bir nüfusun bulunduğunu gösteriyor. O tarihte burası sudan yoksun ve ulaşımı zor bir kale. İnsanların yaşaması için handikapları olan bir yer. O dönemde kalede askeri bir hareketlilik olmasının da beklentisini bize sundu." dedi.

Yılmazyaşar, kalede 45 metre uzunluğu, 15 metre genişliği ve 6 metre yüksekliği sahip sarnıcı tamamen ortaya çıkarttıklarını belirtti ve bu sarnıcın rölöve, restitüsyon ve restorasyon projesi çalışmalarına başlayacaklarını ifade etti.

Bu yılki kazılarda Karacahisar Kalesi'ndeki ikinci sarnıcı tespit ettiklerini belirten Yılmazyaşar, "Bir tonozla örtülü 3 ya da 4 paye tarafından taşınan bir sarnıcın varlığını gördük. 6 metre genişliğe, 12 metre uzunluğa sahip sarnıçta çalışmalarımız devam ediyor." dedi.

Kaynak: AA / Deniz Açık - Kültür Sanat

Osmanlı Devleti Kültür Sanat Karacahisar Osman Gazi Edebiyat Osmanlı Kültür Sanat

"
Benzer Videolar