Kalp Kapağı Değiştirme İşlemiyle Tedavi Edilen Hasta Taburcu Edildi
Ankara'da yaşayan 78 yaşında bir kadın, kalp kapakçığında yaşadığı sorunlar nedeniyle kalp ameliyatının riskli olduğunu öğrendi. Ancak, bu durum, "Tricvalve" adlı yeni bir işlem sayesinde umut ışığı oldu. Bu yöntemle, kalça bölgesinden vücuduna iğne sokularak kalp kapakçığı değiştirildi. Bu işlem, hastanın kalp kapakçığını değiştirmek için göğüs kafesine müdahale edilmesini önledi ve risk seviyesini önemli ölçüde azalttı.
Prof. Dr. Erdoğan İlkay, bu işlemin Türkiye'de 5 veya 6. kez uygulandığını belirtti. "Hastamıza, karın bölgesinden gelen toplardamarlar aracılığıyla, göğüs ve karındaki en büyük toplardamara yeni bir kapak yerleştirdik. Bu işlem, göğüs kafesine açılmadan, sadece kasıktan gerçekleştirildi. Bu sayede kalbin sağ tarafından geriye akan kanın, vücudun üst veya alt kısmına doğru geri kaçması engellenmiş oldu." dedi.
'CİDDİ BİR ALTERNATİFİMİZ YOKTU'
Prof. Dr. İlkay, hastanın kalp kapakçığındaki kaçağın çok ciddi olduğunu ve daha önceki yöntemlerin bu durumda işe yaramadığını vurguladı. "Bu durumda, cerrahi işlem dışında ciddi bir alternatifimiz yoktu. Çünkü 'TriClip' gibi ameliyat gerektirmeyen yöntemler, Mitral kapakta başarılı sonuçlar verirken, Triküspid kapakta aynı başarıyı göstermiyor. Bu nedenle, ameliyat riski yüksek olan hastalar, sürekli şişkinlik, ödem ve sıvı birikimiyle mücadele etmek zorunda kalıyordu. Yeni uygulanan bu tedavi, yaklaşık 2 yıldır kullanılagelen ve olumlu sonuçlar gösteren bir yöntem. Bu tedavi sayesinde hastaların yaşam kaliteleri artıyor. Hastamıza işlemi Pazartesi günü gerçekleştirdik ve Çarşamba günü taburcu ettik. Bu hızlı iyileşme, bu yöntemin avantajlarından biridir." dedi.
'AMELİYAT OLMA ŞANSI OLMAYAN BİR HASTAYDI'
Prof. Dr. Erdoğan, işlemin oldukça hassas bir şekilde yapılması gerektiğini ve özellikle kalp, damar ve karaciğer damarlarına dikkat edilmesi gerektiğini belirtti. "Bu yöntem sayesinde, ameliyat olma şansı düşük olan hastalara bile tedavi imkanı sunuyoruz. Çünkü bu hastalar, ameliyat sırasında ölüm riskinin yüksek olduğu bir gruba giriyor. Bu nedenle, bu tedavi yöntemi bu hastalar için daha uygun bir tercih oluyor." dedi.
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Sağlık