Japonya-Türkiye diplomatik ilişkilerin başlamasının 100. yılı konulu seminer düzenlendi
Ankara Üniversitesi Asya-Pasifik Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (APAM), Japonya'nın Ankara Büyükelçiliği'nin desteğiyle Türk-Japon diplomatik ilişkilerinin yüzüncü yılını kutlamak amacıyla bir sempozyum düzenledi.
Ankara Üniversitesi 100. Yıl Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen sempozyuma; Japonya'nın Ankara Büyükelçisi Katsumata Takahiko, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Toyo Üniversitesi'nden Prof. Dr. Nobuo Misawa, APAM Müdürü Prof. Dr. Ali Merthan Dündar, TOBB Üniversitesi'nden Doç. Dr. Bahadır Pehlivantürk, Türk Japon Vakfı Başkanı Prof. Dr. Nejat Bora Sayan ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Büyükelçi Katsumata, 2024 yılının Türkiye ve Japonya arasında diplomatik ilişkilerin kuruluşunun yüzüncü yılı olduğunu hatırlattı. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bir yıl sonra yürürlüğe giren Lozan Antlaşması'nın, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin başlangıcı olduğunu vurguladı.
Büyükelçi Katsumata, bu bir yüzyıllık süreçte iki ülkenin çeşitli zorluklarla karşılaştığını, bölgesel çatışmalar, İkinci Dünya Savaşı ve terörle mücadeleyi örnek gösterdi. Ancak karşılık beklemeden, gerçek dostluk temelinde işbirliğinin devam ettiğini, Ertuğrul Fırkateyni faciası ve İran-Irak Savaşı'ndaki karşılıklı yardımlaşmayı örnek gösterdi. Altyapı, afet önleme, akademik ve kültürel etkileşim alanlarında işbirliğinin sürekliliğini vurguladı. İki ülke ilişkilerinin 2013 yılında stratejik ortaklığa yükseldiğini de sözlerine ekledi.
Türkiye'nin Tokyo Büyükelçisi Korkut Güngen, video mesajında Türkiye-Japonya ilişkilerinin uluslararası ilişkilerdeki özel yerini ve önemini dile getirdi. APAM'ın bu ilişkilere akademik katkısını takdir ettiğini belirtti ve ilişkilerin dostluk ve dayanışma üzerine kurulduğunu ifade etti.
Büyükelçi Güngen'in mesajında, "Türkiye ve Japonya arasında, felaketlerin güçlendirdiği bir dostluk ilişkisi vardır" ifadesi yer aldı.
Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ünüvar, üniversitenin bu yıl Japonya-Türkiye ilişkilerini konu alan yedi programdan beşine ev sahipliği yaptığını açıkladı. İki ülke arasındaki dostluğun temellerinin, acı bir olay olan Ertuğrul Fırkateyni faciasına dayandığını hatırlattı. Japonya'da Ertuğrul Fırkateyni şehitleri için oluşturulan anıt mezarı için minnettarlıklarını dile getirdi ve "Dostluklar, felaket anlarında daha belirgin hale gelir" dedi. İran-Irak Savaşı sırasındaki Japon vatandaşlarının tahliyesinde Türkiye'nin gösterdiği olağanüstü çabayı ve iki ülkenin deprem sonrası karşılıklı yardımlaşmasını örnek gösterdi. "Türkiye-Japonya arasında felaketlerin güçlendirdiği bir dostluk ilişkisi var" sözleriyle bu dayanışmayı vurguladı. İki ülkenin eğitim işbirliğine değinerek, ilişkilerin 2013'te stratejik ortaklık seviyesine ulaştığını tekrarladı.
Toyo Üniversitesi'nden Prof. Dr. Nobuo, Türkiye ve Japonya arasındaki ilişkilerin iki farklı perspektiften incelenebileceğini belirtti: Birincisi, Orta Çağ'dan günümüze kadar olan genel süreç; ikincisi ise 1923'ten beri süregelen Türkiye Cumhuriyeti ve Japonya arasındaki ilişkiler. İlişkilerin yüzüncü yılında değerlendirme ve geleceğe yönelik adımların atılmasının önemini vurguladı. İki ülke arasında basılan özel pulların kısa sürede tükendiğini, bu pulların ilişkileri tam olarak anlatamamasına rağmen Lozan Anlaşması'nın diplomatik ilişkilerin kuruluşunu göstermesinin önemli olduğunu söyledi. Lozan Anlaşması'nın San Francisco Anlaşması kadar önemli olduğunu belirterek, iki ülke arasındaki ilk büyükelçiliklerin açılışına dair bilgiler paylaştı ve tarih boyunca yapılan üst düzey ziyaretleri anlattı.
TOBB Üniversitesi'nden Doç. Dr. Pehlivantürk, Türk-Japon ilişkilerinde dış yardım ve kalkınma işbirliğinin önemini vurguladı. Bu işbirliğinin ilişkilerin en belirgin özelliği olduğunu, Ertuğrul Fırkateyni olayıyla daha da güçlendiğini söyledi. 2011 Japonya depreminde Türkiye'nin hızlı yardımını ve Japon halkının bu jestin etkisini dile getirdi. Van depremi ve 2023 Kahramanmaraş depremlerinin ardından Japonya'nın desteğini hatırlatarak, yardımlaşma geleneğinin iki halk arasında derin bağlar oluşturduğunu belirtti.
APAM Müdürü Prof. Dr. Dündar, Türkiye'de Japon kültürüne olan ilgiyi, özellikle manga, anime ve J-pop'un gençler üzerindeki etkisini ilişkilerin canlılığını sürdürmesinde etkili bir faktör olarak değerlendirdi. "Eski tarihi ilişkilerimiz olmasa bile, Türkiye ve Japonya gelecekte çok yönlü yakın ilişkiler kurabilir ve işbirliğini artırabilir" diyerek sunumuyla Türkiye-Japonya ilişkilerinin tarihsel serüvenini anlattı.
Türk Japon Vakfı Başkanı Sayan ise ilişkilerin yüz yılı aşan bir geçmişe sahip olduğunu ve çeşitli bölgelerde kutlandığını belirtti.