DOLAR 34,1839 0.12%
EURO 38,2059 -0.13%
ALTIN 2.933,250,01
BITCOIN 22307153.88591%
İstanbul
25°

AÇIK

05:25

SABAHA KALAN SÜRE

Eymir Gölü’ndeki Turna Balıkları Kirlilik Nedeniyle Ölmekte
6 okunma

Eymir Gölü’ndeki Turna Balıkları Kirlilik Nedeniyle Ölmekte

ABONE OL
Eylül 26, 2024 09:56
Eymir Gölü’ndeki Turna Balıkları Kirlilik Nedeniyle Ölmekte
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ankara’daki Eymir Gölü’nde, avlanması yasak olan turna balıkları, kirlilik nedeniyle tehdit altında. Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ), bu olumsuz durumu tersine çevirmek için çalışma başlattı.

Eymir Gölü, başkentte doğaseverler için popüler bir destinasyon. Ancak son zamanlarda kıyıya vuran ölü turna balıkları, çevrecileri endişelendirdi. ODTÜ Biyoloji Bölümü ve Ekosistem Uygulama ve Araştırma Merkezi (EKOSAM), bu balık ölümleriyle ilgili kapsamlı bir inceleme başlattı.

‘SAZANLAR DİP ÇAMURUNU KARIŞTIRIYOR’

Yapılan incelemeler, gölde yoğunlukla bulunan sazan balıklarının, yıllar önce göle bırakılan evsel atıkların biriktiği dip çamurundan beslendiğini ortaya koydu. Bu durum, suda oksijen seviyesinin düşmesine ve turnaların ölmesine neden oluyor.

ODTÜ EKOSAM Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meryem Beklioğlu, küresel ısınmanın etkisiyle yaşanan ani ısı dalgalarının da göldeki bitkisel planktonları hızla çoğalttığını ve bunun da sudaki oksijen seviyesini düşürdüğünü belirtti. Beklioğlu, göllerin evsel atık suyu veya tarımsal atıkların deşarj alanı olarak görülmemesi gerektiğini vurguladı.

“Göl ekosistemleri, fazla gelen azot ve fosforu yönetemiyor. Bu da su ekosisteminin bozulmasına yol açıyor. Sazan gibi bazı balık türleri ise bu bozulmadan faydalanarak sayılarını artırıyor. Bu balıklar dip çamurundan besleniyor, çamuru karıştırıyor ve oksijen seviyesini daha da düşürüyor. Bu da suda bulunan katı maddelerin ve fosforun suya karışmasına yol açıyor. Negatif bir döngüyle azot ve fosfor oranı artıyor. Sıcaklık da uygun olduğunda, zehirli ‘siyanobakteri’ denilen planktonlar da çoğalıyor. Bu planktonlar hem parçalanırken oksijeni tüketiyor, hem de suya toksin yükü katıyor. İki farklı yoldan da suyun içerisindeki biyoçeşitliliğe zarar veriyorlar. Bu durum, Türkiye’nin her yerinde karşılaşılan bir problem. İzmir Körfezi’ndeki olay da bunun bir örneği,” dedi.

‘BAKANLIK İLE GÖRÜŞÜYORUZ’

Prof. Dr. Beklioğlu, gölden 2 hafta önce alınan örneklerde fotosentez yapan bitkisel planktonların biyokütlelerinde artış tespit ettiklerini ifade etti. “Önceki örneklerde bitkisel planktonların biyokütleleri litrede 9 mikrogramken, 2 hafta önce aldığımız örnekte 35-40 mikrogram değerine ulaştıklarını gördük. Bizim Eymir Gölü Restorasyon Projesi kapsamında korumak istediğimiz, avlanmasını yasakladığımız oksijene hassas olan turna gibi balıklar ölüyor. Bu konudaki en büyük itirazım da göllerin biyoçeşitlilik ve ekolojik değerinin sazan aşılaması yapılarak bozulmasıdır. Bunun için çalışma yapıyoruz. Göle çevresel havzadan gelen azot ve fosforu azaltmak için bir baypas kanalı yapıldı. Bir diğer yöntem ise sazan grubu dediğimiz balık gruplarının seçici olarak stoklarının azaltılmasıdır. Biz bunu Eymir Gölü’nde 2 kere uyguladık ve ışık geçirgenliğini yarım metreden 5 metreye kadar çıkararak, su içi bitkilerin tekrar büyümesini sağladık. Şimdi tekrar Tarım ve Orman Bakanlığı’yla görüşmelerimiz devam ediyor. Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü ile görüşmelerimizi tamamladık. Üniversite olarak, bir protokol imzalamak istiyoruz. Eymir Gölü’nü de örnek bir sistem olarak, sazan balıklarının stoklarının yüzde 75’ini 1 yıl içerisinde azaltmak istiyoruz” diye konuştu.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Ankara Eymir

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP