Donald Trump ve Kamala Harris ilk kez canlı yayında karşı karşıya gelecek: Hangi konular konuşulacak? | Dış Haberler

ABD'de 5 Kasım'da gerçekleşecek seçim yarışında mücadele başa baş devam ediyor. Seçim yarışı heyecanla sürerken Donald Trump ve Kamala Harris bu gece canlı yayında ilk kez karşı karşıya gelecek ve kozlarını paylaşacak. 90 dakika sürmesi planlanan Trump-Harris düellosunda hangi konular konuşulacak?

ABD'de 5 Kasım'da yapılacak olan başkanlık seçimleri öncesi, eski Başkan Donald Trump ve Demokratların adayı Başkan Yardımcısı Kamala Harris, ilk kez canlı yayında karşı karşıya gelecekler. Bu önemli buluşma, ABC kanalında TSİ 04.00'te başlayacak ve 90 dakika sürecek.

Trump, Mayıs ayında Başkan Joe Biden ile yaptığı canlı yayın tartışmasından sonra adaylıktan çekilmesi yönünde baskılarla karşılaşmıştı. Ancak Trump, bu kez Cumhuriyetçilerin yeniden adayı olarak seçime katılmaya karar verdi. Bu nedenle, Harris ile olan karşılaşması, seçim kampanyası açısından büyük önem taşıyor.

Trump ile Harris'in karşılaşması, vergiler, kürtaj, göç, iklim değişikliği gibi önemli konulara değinecek. Bu konular, Amerikan halkı için büyük önem taşıyor ve seçmenlerin kararlarında önemli rol oynayacak.

Harris, Biden'ın fikirlerinin çoğunu benimsediğini belirtirken, aynı zamanda yeni bir yol çizme sözü verdi. Orta sınıf için vergi indirimleri, zenginler ve şirketler için vergi artışları, kürtaj haklarının korunması ve iklim değişikliğiyle mücadele gibi konularda kendi politikalarını açıkladı.

Trump ise, 2020 yılında Beyaz Saray'a veda ettikten sonra, yeniden Beyaz Saray'a dönmeyi hedefliyor. Pandemi döneminde yaşanan sorunları çözmeyi ve ülkeyi eski günlerine döndürmeyi vaat ediyor.

KÜRTAJ

Kamala Harris, kürtaj hakkının federal yasayla korunması için Kongre'yi harekete geçmeye çağırdı. Yüksek Mahkeme'nin "Roe v. Wade" kararını iptal etmesinin ardından, kürtaj hakkı ABD genelinde tartışma konusu haline geldi.

Harris, Biden gibi, Cumhuriyetçilerin kontrolündeki eyaletlerde uygulanan kürtaj yasaklarını eleştirdi ve başkan seçilmesi halinde ülke genelinde kürtaj yasağını engelleyeceğine söz verdi.

Donald Trump ise, "Roe v. Wade" kararının iptal edilmesinden sık sık övündü. Kürtaj haklarının kısıtlanması gerektiği yönündeki sorulara ise, bu kararın eyaletlere bırakılması gerektiğini söyledi.

Trump, ulusal bir kürtaj yasağı imzalamayacağını ve kürtaj ilaçlarına erişimi engellemeye çalışmayacağını açıkladı. Time dergisine verdiği demeçte, kadınların kürtaj nedeniyle dava edilip edilmeyeceğine veya gebeliklerinin izlenip izlenmeyeceğine karar vermenin de eyaletlere bırakılması gerektiğini belirtti.

İKLİM-ENERJİ

Harris, Kaliforniya senatörü olarak, ABD'yi hızla yeşil enerjiye taşımayı hedefleyen Yeşil Yeni Düzen'in erken dönem destekçilerinden biriydi.

2020 seçim kampanyasında, petrol ve hidrolik kırılma için açık deniz sondajına karşı çıktığını belirten Harris, başkan yardımcılığı görevi süresince daha ılımlı politikalar benimsedi.

Trump ise, iklim değişikliğini "aldatmaca" olarak nitelendirerek ve rüzgar enerjisi hakkında küçümseyici açıklamalarda bulunmuştu. Trump, ABD'nin dünyadaki en ucuz enerji ve elektriğe sahip olmasını hedeflediğini söyledi.

Kamu arazilerinde petrol sondajını artıracak, petrol, gaz ve kömür üreticilerine vergi indirimleri sunacak, doğal gaz boru hatlarının onaylanmasını hızlandıracak ve yeni enerji santralleri açacaklarını açıkladı.

Trump ayrıca, Paris İklim Anlaşması'ndan yeniden çekilme sözünü verdi.

DEMOKRASİ-HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ

Harris, Biden gibi, Trump'ı ülkenin demokrasisi için bir tehdit olarak nitelendirdi. Ancak Harris, Trump'ın New York'taki rüşvet davasında 34 ağır suçtan suçlu bulunmasını ve cinsel tacizden sorumlu bulunmasını eleştirerek bu konuya daha kişisel bir yaklaşım sergiledi.

Trump ise, 2020 seçimlerini kaybettikten sonra sonuçları kabul etmeyi reddetti. Bu kez ise seçim sonuçlarını kabul edeceğine dair açık bir ifade kullanmadı.

Kongre binasına yapılan saldırının sorumlularını affetme sözü verdi.

GÖÇMENLER

Harris, Biden'ın görev süresinin başında göç konusundaki politikaların sorumluluğunu üstlenmişti. Trump ve üst düzey Cumhuriyetçiler ise, Harris'in politikaları nedeniyle göçmen konusunun kontrolden çıktığını ve ABD-Meksika sınırındaki durumdan Harris'i sorumlu tutuyor.

Harris ise, Trump'ın göçmen politikalarını eleştirerek, o politikaları geri getireceğini ve Trump'ın göç konusunda "sadece konuştuğunu ama eyleme geçmediğini" söyledi.

Harris, ABD'de yasal statüsü olmayan göçmenler için vatandaşlık yolları arayan ve çocukken ülkeye yasadışı olarak gelen genç göçmenleri kapsayan bir göç reformunu onayladı.

Trump ise, ABD tarihindeki en büyük sınır dışı etme operasyonunu gerçekleştirme sözü verdi. Trump, başkanlık döneminde uyguladığı "Meksika'da Kal" programı ve kamu sağlığı gerekçesiyle göçmenlere kısıtlamalar getiren 42. Madde gibi politikaları geri getirecek.

ABD'de doğan ve ebeveynleri ülkede yasadışı olarak bulunan kişilerin vatandaşlığını sona erdirmeyi amaçlıyor.

İSRAİL-GAZZE

Harris, İsrail'in kendini savunma hakkına sahip olduğunu söyledi. Ancak, Gazze'deki çatışmalar sırasında sivillerin daha iyi korunması için defalarca kez konuştu.

Biden gibi Harris de, kalan tüm rehineleri ve ölen İsraillilerin ülkesine dönmesini amaçlayan ateşkes anlaşması destekliyor.

Trump ise, İsrail'in Hamas'ı "yok etme" çabalarına destek verdi, ancak aynı zamanda İsrail'in bazı taktiklerini de eleştirdi. Trump, İsrail'in daha hızlı sonuç alabilmesi için barışa geri dönmesi gerektiğini söylüyor.

ABD'deki üniversite kampüslerindeki Filistin yanlısı protesto gösterilerine ise daha sert müdahalede bulunulması gerektiğini düşünüyor.

Benzer Videolar