Cilt Kalitesini Korumanın Önemi ve Yaşlanma Süreci

Medicana Ataşehir Hastanesi'nden Dermatoloji Uzmanı Dr. Buğlem Elgörmüş, cilt kalitesinin yaşlanmanın temelini oluşturduğunu belirtti.

Medicana Sağlık Grubu'nun açıklamasına göre, Dr. Elgörmüş, cilt sağlığını koruma yöntemleri hakkında önemli önerilerde bulundu.

Deriyi kemiklere bağlayan bağ dokuların zamanla zayıflayarak gevşediğini ifade eden Dr. Elgörmüş, bu durumun deri sarkmasına ve direncinin azalmasına yol açtığını, ayrıca kasların ve kas zarlarının da zamanla gerginliğini kaybettiğini açıkladı.

25 yaşından sonra yıllık kolajen kaybının ölçülebilir seviyelere ulaştığını ve bu kaybın her geçen yıl arttığını belirten Dr. Elgörmüş, bu durumun cildin canlılığını, parlaklığını ve sıkılığını kaybetmesine neden olduğunu vurguladı.

Kalitesini kaybetmiş bir cildin, yağ dokularını yerinde tutamayarak sarkmalara, melanosit kontrolünü sağlayamayarak lekelenmelere ve mimiklere karşı direnç gösteremeyerek kırışıklık oluşumuna yol açtığını dile getirdi.

İleri yaşlarda cilt kalitesini korumak zorlaştığını belirten Dr. Elgörmüş, 40 yaş üstü, belirgin yaşlanma belirtileri gösteren bir cilt için dolgu, botoks ve cihazların tek başına yeterli olmayacağını, cilt kalitesini iyileştirmeden yapılan tedavilerin doğal bir görünüm sağlamayacağını ifade etti.

Yaşlanma ile cilt kalitesini geri kazandırmanın daha zor hale geldiğini vurgulayan Dr. Elgörmüş, güneş ışınlarının hayat boyu kaybedilen kolajenin %60-90'ından sorumlu olduğunu ve güneşten korunmanın önemini belirtti.

Yüksek karbonhidrat tüketiminin kolajen ve diğer cilt proteinlerinin yaşlanmasını hızlandırdığını belirten Dr. Elgörmüş, karbonhidrat tüketiminin sınırlandırılması gerektiğini tavsiye etti.

Düzenli sporun önemini vurgulayan Dr. Elgörmüş, şu önerilerde bulundu: Cilt altı yağ dokusunun korunmasının hem cilt hem de genel vücut sağlığı için önemli olduğunu, cilt bakımının uzman bir dermatolog tarafından yönetilmesi gerektiğini, cilt tipinin belirlenerek kişiye özel bir bakım rutininin oluşturulması gerektiğini, C vitamini, retinoik asit ve niasinamid gibi serumların ve oral takviyelerin kullanılmasının faydalı olacağını, mezoterapi, ışık ve enerji bazlı cihazların kolajen ve elastin üretimini desteklediğini, gençlik aşıları, kolajen enjeksiyonları, dolgular, altın iğneler ve lazer gibi yöntemlerin hücreleri canlandırdığını ve bir dermatoloji uzmanı ile kişiye özel bir tedavi planının oluşturulması gerektiğini söyledi.

Kaynak: AA / Kerem Alp Eren Kaya - Ekonomi Ataşehir Yaşlanma Güzellik Ekonomi Sağlık Yaşam