Çete hastanesinde doğum yapan anne konuştu: İhmalleri olduğunu en baştan biliyorduk
İstanbul'da özel hastanelerde bebeklerin yoğun bakımda tutularak ölümlerine neden olunduğu ve haksız kazanç sağlandığı iddia edilen bir olayda, mağdur aileler birer birer ortaya çıkıyor. Soruşturma kapsamında kapatılan bir hastanede 4,5 yıl önce kızını dünyaya getiren Nurdan Yalçın, kızının serebral palsi hastalığıyla boğuştuğunu ve bunun hastanenin ihmali sonucu olduğunu iddia ediyor. Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan (SGK) günlük 8 bin lira alabilmek için yeni doğan bebekleri yoğun bakımda tutan çeteye yönelik yeni ihbarlar geliyor.
Yalçın ailesi, 4,5 yaşındaki kızları Eylül'ün serebral palsi rahatsızlığının hastanenin ihmali nedeniyle geliştiğini belirtiyor. Eylül, 4,5 yıl önce sağlıklı bir şekilde dünyaya geldi ancak doğumundan 10 saat sonra yenidoğan yoğun bakımına alındı ve 21 gün annesinden ayrı kaldı.
"GENEL ANESTEZİ YAPILACAĞINI AMELİYAT SIRASINDA ÖĞRENDİM"
Nurdan Yalçın, kızının doğum sürecini anlatırken yaşadığı endişeleri şöyle dile getiriyor: "Pandemi döneminde kızım dünyaya geldi ve birçok hastaneye gittik. Son olarak bu özel hastaneye gittik. Doktora gerçekten güveniyorduk, birçok kişi de hastanenin ve doktorun iyi olduğunu söylemişti. Sürekli takiplerimizi de yapıyorduk. 40 artı 6 gün normal doğum olması için bekledik. Ardından hastaneye gittik ve suni sancı verildi. Bebeğin kalp atışları yavaşladığı söylenince sezeryan olması gerektiği söylendi. Gerekli evrakları imzaladım ama bana en önemli bilgi verilmedi. Ben genel anestezi yapılacağını düşünüyordum ama yarıdan sonra uyuşturdular. Normal şartlarda bana söylenmesi gerekiyordu. Ben genel anestezi yapılacağını ameliyatta öğrendim. Bana pandemiden dolayı bu şekilde işlem yapmanın daha risksiz olduğu söylendi. Ve oradaki görevli bana kıpırdama sakat kalırsın dedi. Psikolojik olarak çökmüştüm. Ben de onların elindeydim ve iğne yapıldı. Sürekli ağlıyordum, bir süre sonra sakinleştirici verildi. Kızım Eylül'ü gördüm ama gördüğümü anlamadım bile. O an şoktaydım. Ailem de uyanık bir şekilde çıkınca şaşırdı. Eylül'ü orada küveze aldılar."
Yenidoğan kızının yoğun bakıma alınma sürecini ve 21 günlük belirsiz dönemi anlatan Nurdan Yalçın devam ediyor:
'O dönemden beri şüphelendiğimiz durumlar oldu. En başından beri hastanenin ihmali olduğunu biliyorduk. Onların ihmali olmasaydı, kızım şu an sağlıklı olacaktı çünkü sağlıklı şekilde dünyaya geldi. Eylül yanımıza geldikten sonra tırnakları morarmıştı, tepkileri çok sakindi. Eylül'ü yoğun bakıma aldıklarında 'durumu çok kötü, yoğun bakıma aldık' dediler. 21 gün sonra da bir sıkıntı yoktu. Bize bir ilaç verdiler, ilacın ne olduğunu bile bilmiyorduk. 3 aylıkken kızıma epilepsi tanısı koyuldu. 6 aylıkken de yine kapanan hastanelerden birinde emar çektirdik ve orada kızıma serebral palsi tanısı kondu.'
SEREBRAL PALSi NEDİR?
Serebral palsi, beynin kas hareketlerini kontrol eden bölgelerinin doğum öncesi, doğum sırası veya doğum sonrası dönemde gelişememesi veya hasar görmesi sonucu ömür boyu süren fiziksel engellilik durumudur. Kasları kontrol etme yeteneği, hareketleri ve duruş gibi motor becerileri doğru çalışamaz. Serebral palsinin sık görülen belirtileri arasında hareket etme zorluğu, konuşmada güçlük, kontrolsüz hareketler, kas sertliği ve huysuzluk görülür.
Bebeklerde nedensiz bir şekilde çok sık ağlama görülüyorsa, ellerini başparmakları avuç içinde olacak şekilde yumulu tutuyor ve açmıyorsa, kol ve bacak hareketlerinde asimetri varsa mutlaka bir çocuk nöroloji bölümüne başvurmak gerekir.
Kaynak: Haberler.com / Özge Çağıl Sütçü - 3.Sayfa