Ankara’da Kadına Yönelik Şiddete Karşı Eylem: Kadınlar Polise Direndi
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Dayanışma Günü'nde Ankara'da kadınlar Kolej Meydanı'nda bir araya geldi. Sakarya Caddesi'ne doğru yürüyüşe geçmek isteyen kadınların yolu polis tarafından engellendi ve gerginlik yaşandı. "Barikatı açın!" sloganları havayı doldurdu.
Ankara Kadın Platformu'nun çağrısıyla toplanan kalabalık, "Erkek devlet şiddetine karşı öfkeliyiz, isyandayız, hesap soracağız!" yazılı pankartı açtı. "Jin, jiyan, azadî!", "Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz!", "Kadınlar artık susmayacak!", "Narin'in hesabı sorulacak!", "Kadın cinayetleri politiktir!" gibi sloganlar eşliğinde kadınlar, Sakarya Caddesi'ne doğru ilerlemeye çalıştı.
Polisin cadde üzerinden yürüyüşe izin vermemesi üzerine kadınlar ile polis arasında arbede yaşandı. Oturma eylemine geçen kadınlar, "Kadınlara değil, katillere barikat!", "Barikatı açın!" diye haykırdı.
Polis barikatı kaldırdıktan sonra kadınlar Sakarya Meydanı'na ulaştı ve Ankara Kadın Platformu burada bir basın açıklaması yaptı.
Platform adına konuşan İrem Dağ, şunları dile getirdi:
"Kadınlar her gün erkek şiddetine maruz kalıyor, katlediliyor. Kadın düşmanı iktidar, bizi her gün ölüme, şiddete mahkum ediyor. Cezasızlık politikalarıyla hayatlarımız tehdit altında. Siz konuştukça biz kadınlar ölüyoruz. Gülistan Doku, Hande Kader, Nagihan Akarsel Derin, İkbal Uzuner, Ayşegül Halil, Narin Güran, Rojbin Kabaiş, Güldane, Şirin ve daha birçok kadın... Hayatlarımızı size teslim etmeyeceğiz. Öfkemizi kuşanmış durumdayız, meydanlardayız, şiddet faillerinden ve kadın düşmanı iktidardan hesap soruyoruz."
Geçtiğimiz Ekim ayında 48 kadın katledildi, 23 kadının ölümü şüpheli. 2010'dan beri en yüksek oranla karşı karşıyayız. Kadınların ailelerindeki erkekler tarafından öldürülmesi gerçeği örtbas edilemez. "Kutsal aile" diyerek kadınları ve çocukları hapsetmeye çalıştığınız aile yapınızın içinde de şiddet ve istismar var! Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, her kadın cinayetinden sonra devletin erkek şiddetine 'sıfır toleransı' olduğunu söylüyor. Ancak İstanbul Sözleşmesi'nden bir gecede vazgeçmek, 6284 sayılı kanunu tartışmaya açmak, failleri aklayıp cezasız bırakmak mı sizin sıfır toleransınız? Kadınların kaç çocuk doğuracağına karışıp bedenlerini kontrol altına almaya çalışmak mı?
İçişleri Bakanı Yerlikaya'nın, koruma kararına rağmen şiddet uygulayan erkeklere evlerinin kapısını açan kadınların öldürüldüğünü söylemesi, şiddet faillerini aklıyor ve teşvik ediyor. Bebekler kar hırsıyla katlediliyor. Narin ve Sıla'nın acısı tazeyken, İzmir'de beş çocuğunu ev yangınında kaybeden bir anne yaşadıklarını anlatıyor. Ardından AKP'li Özlem Zengin, "Her şeyi paraya bağlıyorsunuz." diyor. Bu ölümlerden sorumlu olanlar sizsiniz, yarattığınız yoksulluk düzeninin sorumlusu sizsiniz. Katledilen çocuklar isyanımızdır.
Erkek adalet sistemi, sadece 'haksız tahrik' indirimiyle sınırlı değil; deliller karartılıyor, tanıklar susturuluyor, kurbanlar suçlanıyor, failler aklanıyor. Kadın kırımına dönüşen bu cinayetlerde, devletin önlem almaması, 6284 sayılı kanunu uygulamaması kadınların ölümüne neden oluyor. AKP-MHP iktidarı, tüm bu koşullar altında bile erkek şiddetini önleyici politikalar üretmek yerine, yaşamlarımızı hedef alıyor. Haklarımızı gasp eden, hayatlarımıza kayyım atayan erkek egemen sisteme ve AKP iktidarına sesleniyoruz: Hesap soracağız!