Ankara Devlet Opera ve Balesi, ‘Romeo ve Juliet’ Operasının 50 Yıl Sonra Prömiyerini Gerçekleştirdi
Ankara Devlet Opera ve Balesi, 1975-1976 sezonundan sonra 50 yıl aradan sonra 'Romeo ve Juliet' operasının prömiyerini yaptı. Operanın yönetmeni Tan Sağtürk, sanatın toplumsal birleştirici gücüne dikkat çekerek, evrensel hikayelerin empati ve anlayış köprüleri kurduğunu dile getirdi.
Ankara Devlet Opera ve Balesi (ADOB), yarım asırlık bir aranın ardından Shakespeare'in ölümsüz eseri "Romeo ve Juliet" operasını yeniden sahneledi.
Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü ve Genel Sanat Yönetmeni Tan Sağtürk'ün de katıldığı prömiyer, Opera Sahnesi'nde büyük bir izleyici kitlesi karşısında gerçekleşti. 1975-1976 sezonundan sonra ilk kez Aytaç Manizade'nin rejisinde sahnelenen opera, Başkentli sanatseverlerle buluştu.
Gösterim öncesi konuşan Sağtürk, "Romeo ve Juliet"in evrensel bir hikaye olduğunu ve sadece estetik bir zevk sunmakla kalmayıp, farklı kültürler arasında köprüler kurduğunu, insanları birbirine bağladığını vurguladı.
Sanatın birleştirici gücüne dikkat çeken Sağtürk, sanatın sadece günümüzü değil, geleceği de şekillendirdiğini, genç nesillere yaratıcılık ve estetik duyarlılık aşıladığını belirtti. İki perdelik oyunun ilk perdesinin Romeo ve Juliet'in masum aşkını, ikinci perdesinin ise bu aşkın trajik sonunu sergileyeceğini açıkladı.
Sağtürk, Ankaralı sanatseverlerin sanatçılar için büyük bir ilham kaynağı olduğunu ve kendilerini daha iyiye ulaşmak için sürekli motive ettiğini sözlerine ekledi.